Suriye'den Gelenlere Her Şey Serbest Mi?

SURİYE'DEN GELENLERE HER ŞEY SERBEST Mİ?

Yaşar Eyice / Yeni Vizyon Gazetesi

Ben de ‘hikâye’ ye başlıyorum

Bilge değilim ama biliyor ve anlıyorum!
Kaç zamandır; önce birbirimize olan sevgimizi, sonra saygı ve samimiyetimizi, en sonunda da güvenimizi kaybettik.
Kimse kimseyi gerçekten sevmiyor.
Herkes paçayı kurtarma derdinde.
Ve ben de artık, ‘ESKİDEN’ diye başlayan cümleler kurmayı sevmiyorum...
Belki nostalji derim, belki de hikaye...
Ama siz anlarsınız...
Bunu da büyüğümüz, bir zamanlar İhsan Alyanak’le beraber, sonraları isim değiştiren TANSA’yı kuranlardan Kaya Çelikkanat ağabeyimizden öğrendim.
O gerçekleri anlatıp, uyarı görevini yaparken hep söze ‘Bir hikaye!’ diyerek başlardı.
‘Neden?’ diye hiçbir zaman sormadım, ama hissediyor ve biliyordum, gerçekler acıdır.
Ve diken gibi bazen değil her zaman birilerin bir yerlerine batar!
Sonuçta büyük olasılıkla hesap vermeye çağırırlar.
Haklı haksız, doğru yalan sözcüklerinin arasında aylarca kendinizi aklamaya çalışırsınız.
Ama bu arada Epiktetos’un bir sözünü de anımsatayım:
‘Başkalarına ait bir şeye göz koyup haset ediyorsanız, unutmayın ki elinizdekini de yetiriyorsunuz, demektir.- Epiktetos’

*- Çocuk gelin mi, bunlar?

Güzel geçmesini dilediğim bir tatil günü için bunları yazıp vaktinizi almak istemezdim ama satır aralarında bilgi paylaşmak gibi bir hastalığım var.
Önceki gün Konak’taki metro istasyonuna girmek için asansöre bindim.
Biri bebekli üç kadın...
Yüzleri hariç pahalı giysilerle örtülüler.
Dior’dan ya da Paris’ten mi diyebileceğiniz cinsten giysiler.
Asansördeki bir sordu:
‘Siz nerelisiniz?’ diye...
Suriyeliler ve Bornova Evka-3’de oturuyorlarmış.
Kadınlardan biri anneanne diğeri ise komşuları, ahbapları...
Anladığım kadarıyla ya lüks sitelerden birinde ya da villalarda oturuyorlar.
Az önce Suriyeli bir dilencinin yanından geçmiştik, görmezden gelmişlerdi.
Belki de öyle, tam bilemiyorum...
Aslında onlara acıyorum:
Bazen Suriyeliler için devletimizin yaptığı fedakârlığı fazla bulanlara da hatta sosyal medyada onları istemediklerini belirtenlere de hak veriyor, okuyunca, düşününce ‘Vatandaş haklı!’ diyorum...
Daha doğrusu bunlarla ilgili ‘asansör düşünceye’ sahibin...
Bir yukarıya bir aşağıya gidip geliyorum.
Kendimi onların daha doğrusu çocukların ve kadınların yerine koyuyorum.
Üzülüyorum...
Bizim askerimiz, Mehmetçik onlar için savaşıp canını vererek şehit oldukça özellikle erkeklerine ‘Vatan haini’ gözüyle bakıyorum.

*- Terbiyesizliğe bakın?

Bakın size bir gerçekten söz edeyim.
Bornova’da Migros’un bulunduğu semtte oturan ileri yaştaki bir kadın, üç gün önce bir seyyarın önünde durdu...
Belini doğrultup çantasını açacağı sırada, kaldırımdaki seyyar Suriyeli, ‘Önümden çekil kadın!’ dedi.
Bu arada bir iki söz daha etti...
Kadın, ‘Asıl sen çekil, evimin önündesin, bak anahtarımı çıkarıyorum içeri girmek için!’ deyince Suriyeli satıcı homurdanarak bir sürü laf eder.
Pervasızdır.
Yaşlı kadınımız karşısında pervasızdır.
En son cümlesi ise yenilir yutulur cinsten değildir.
Anlatanın hikâyesine göre, ‘Dur bakalım! Daha neler olacak?’ diye tehdit eder bir laf eder...
Kadın kızar, ‘Bana bak ya, sen daha böyle konuşmaya, davranışta bulunmaya devam edersen daha neler olacağını görürsün!’ der, apartmana girer...
Yaşayandan duydum...
Kaya Çelikkanat’ın hikâyesi mi, yoksa gerçek mi, rüya mı bilemiyorum.
Ama yine hikâye ya, çoğu kişi anımsar.
Mutlaka benzer bir hikâyesi vardır:
Güneydoğu’dan İzmir’e gelenlerin bazıları, Alsancak’ta, Karşıyaka’da, Göztepe’de, Hatay’da, hatta tüm İzmir’de gezerken, sahiplerinin duyacağı şekilde, ‘Gün gelecek bu evler, buraları bizim olacak!’ gibi insanlarımızı huzursuz edecek laflar ediyorlardı.
Sonra bunların niyetleri ortaya çıktı...
Kendilerini PKK’lı ve yandaşları olarak tanıdık.
Devletimiz de bu hikâyenin içindekileri yakalayıp adalete gönderiyor.
Yandaşların bazısı her zaman olduğu gibi yan çiziyor, ‘Benim ilgim yok!’ diyor ama onlara güvenlik güçlerimiz tek sözcük ile yanıt veriyor:
‘Yemezler!’

*- Büyüdükçe büyüyoruz!

Evet yemiyoruz ve yediriyoruz...
Yerlere serilmiş hallerini de artık rahatça görüyoruz.
Şimdi halkın huzurunu kaçıranların huzuru kaçtı...
Bundan ben eminim...
Bu konuda son sözüm şu:
Kuru sandığınız dallar neler üretir, umut hep var, ama onu sakın kaybetmeyin...
Haklı olduğunuz zaman ise hiç kimseye boyun eğmeyin...
Bu arada bir bilgiyi de bir noktada konu ile ilgili olduğu için sizinle paylaşayım:
Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, 2017 bütçesi görüşülürken, kentin 12 yıl içinde 10 kat büyüdüğünü açıkladı.
Ben de İzmir’in her yıl Anadolu’nun bir şehri kadar göç aldığını söyleyebilirim.

*-  Amerikan sitelerine siber saldırı

Dolaylı değil, doğrudan biz de ilgilendiriyor.
Bu yüzden internet kullanıcılarını uyarmak istiyorum.
Zaten bakanlık da konuyla ilgili açıklama yaparak, Türk yetkilileri ve kullanıcılarını uyardı.
Olay, Amerika İç Güvenlik Bakanlığı sözcüsü, bazı popüler internet sitelerine yapılan siber saldırıları incelediklerini ve bütün olası nedenlere baktıklarını belirtmesiyle anlaşıldı.

*- Öncelikle yavaşlama oluyor...

Servis sağlayıcı Dyn isimli şirket, Amerika’nın Atlas Okyanusu kıyısında bulunan Doğu yakasında, internet kullanıcılarının, Twitter, Netflix, Spotify gibi oldukça yoğun kullanılan web sitelerine erişimin yavaşlamasınin nedeninin, sistemlerine yapılan DDoS siber saldırı sonucu olduğunu belirtti.

*- Resmi  açıklama

Şirket, yaptığı yazılı açıklamada şunları belirtti:
‘21 Ekim sabahı, Amerika’nın doğu yakasına servis sağlayan DNS altyapımıza, küresel bir DDoS saldırısı yapıldığını tespit ettik. Bu yüzden internet erişiminde sorunlar yaşanmaktadır.”
Saldırıdan etkilenen siteler arasında Twitter, SoundCloud, Spotify, Airbnb, Reddit gibi sıkça kullanılan web siteleri var.
Öte yandan, Avrupa ve Asya’daki kullanıcıların bu saldırıdan henüz etkilenmediği görüldü.

*- Nasıl oluyor?

DDoS - ya da ‘Denial of Service’ – saldırısı internet üzerinden çok sayıda istemci bilgisayar kullanılarak yapılan bir saldırı çeşididir.
Saldırı, genelde virüs bulaştırılarak uzaktan kontrol edilen (zombi haline getirilen) çok sayıda bilgisayarın, bir sunucu bilgisayara eş zamanlı ve çok sayıda istek göndermesi sonucu düzenlenir.
Bu şekilde sunucunun kapasitesi aşılır ve sunucu hizmet veremez hale getirilir.
Genelde site hizmet veremez ya da çok düşük hızda hizmet verir.
Dyn firmasına göre, erişim sorunları yerel saatle sabah 7 civarında başladı.

*- Önce Delican konuştu

Önceki gün AKP İzmir İl Başkanı Bülent Delican yaptığı açıklamada, ‘Cumhurbaşkanımız hayalimizi gerçek kıldı’ açıklamasını yaptı.
Yandaş medya bunu en yukarıları yani manşete taşıdı.
Gerçekten öyle böyle bir haber değil.
Binlerce milyonlarca insanımızı yakından ilgilendiren bir değer.
Delican, 2004’te arazisini bulduğu ve 12 yıldır takip ettiği Bayraklı Şehir Hastanesi’nin Cumhurbaşkanımız sayesinde gerçeğe dönüştüğünü belirtti.
İnsan bunları duyunca heyecanlanıyor.
Ancak madalyonun bir de arka yüzü var.

*- Neden geri bırakıldı?

Hastane haberi okuduğunuz gibi bizi ikiye böldü.
CHP Milletvekili Musa Çam, arazi tahsisinin hatalı olduğunu ve belirtilen hastanenin ‘Yap- İşlet- Devret’ sistemi ile yapılmasının sorun yaratacağını, devletin yapması gerektiğini belirtti.
Bir açıklama da yine CHP Milletvekili Gazeteci Mustafa Balbay’dan geldi.
Balbay,  ‘Bayraklı Devlet Hastanesinin bugün hasta kabul ediyor olması gerekirdi, daha temel kazma devam ediyor.
Temeli üç kez atılan bayraklı hastanesi mart 2016'da bitecekti, şimdi 2019 sözü veriliyor.’ dedi.

*****
GÜNCEL HABERLER

'Lezzet Festivali' başlıyor

Halk sağlığını korumak ve sağlıklı beslenmeyi teşvik etmek amacıyla sosyal projelere imza atan Karşıyaka Belediyesi, ‘Lezzet Festivali’ ile yine farkındalık yaratacak.
24-25 Ekim'de, Çarşı girişinde gerçekleşecek festivalde en sağlıklı ve leziz yemekler hazırlanacak, sağlık söyleşileri yapılacak, yarışmalar düzenlenecek.
İki gün sürecek olan Lezzet Festivali'ne, Karşıyaka’da işyeri bulunan onlarca esnaf katılacak.
Karşıyaka Belediyesi Üretici Kadın Kooperatifi ile 25 kooperatiften alınan ürünleri halka sunan Kent Koop Gıda Market de stant açacak. Hem satış yapılacak hem de sağlıklı gıda konusunda bilgiler verilecek, ikramlar yapılacak.

*- Sonsuza dek Cumhuriyet…

Yaptığı projeler ve gerçekleştirdiği etkinlikler ile sanatın ve sanatçının her zaman yanında olan Karabağlar Belediyesi, yaklaşan Cumhuriyet Bayramı’nı çok özel bir sergiye ev sahipliği yaparak karşılıyor.  
38 sanatçının yer aldığı ‘Cumhuriyet Daima’ isimli karma sergi çok sayıda sanatseverin katılımıyla açıldı.

*- Mikrokredi kadınlara ışık tutuyor

Denizli Büyükşehir Belediyesi Mikrokredi Ofisi, dar gelirli kadınların ev ekonomisine katkı sağlaması amacıyla yürütülen proje kapsamında 15 kadına toplam 27 bin 660 TL mikrokredi çeki teslim etti.

*-  ‘Altın Jübile’ bize ne getirecek?

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin (TÜRSAB), temas ve çalışmaları sonucunda; UFTAA (Dünya Seyahat Acentaları Birlikleri Federasyonu) Altın Jübile Kongresi; 25 – 26 Kasım 2016 tarihlerinde İstanbul Hilton Bosphorus Hotel’de yapılacak.
Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde, Türk Hava Yolları’nın sponsorluk ve destekleriyle gerçekleştirilecek ve yaklaşık 250 uluslararası delegenin katılımının öngörüldüğü ilgili Altın Jübile’nin öncesinde; 01 Kasım 2016 Salı günü, saat 11:30’da, TÜRSAB Genel Merkez Ofisi Konferans Salonu’nda basın toplantısı düzenlenecek.
UFTAA Başkanı Sunil Kumar ve Birlik Başkanı Başaran Ulusoy toplantıda soruları yanıtlayacak.

*****
GICIK

*- ‘Acı’ diyorum efendim, o da evrensel olmalı, bir çocuğun eline diken batsa, insanoğlu yanmalı.
*- Sürekli seni başka biri yapmaya çalışan bir dünyada, kendin olmak, işte en büyük başarı.
*- Hayatta ‘arkadaş kaybetmek!’ diye bir şey yoktur, kimin ‘gerçek arkadaşınız’ olduğunu fark etmek vardır.
*- Bazı insanlar candır; Kızsan darılmaz, kimi zaman saçmasan yine de senden uzaklaşmazlar. Çünkü senin halinden anlarlar.
*- Uyarılarınız çocuklarınızı rencide edecek şekilde olmamalı. Açıklayıcı bir uyarı, bu davranış sonrasında , beklediğiniz davranış biçimi ve kararlı bir tutumla istediğiniz sonucu alırsınız.
*-Hiçbir şeye şaşırma; hakikaten, insanların iki yüzü vardır.
*- Gönül gözüyle gören hiçbir insanı kandıramazsınız, sizi açık kitap gibi okur.
*- Kişi gülüşüyle terbiyesini, güldüğü şey ile seviyesini gösterir.
*- Kolay olanı aramaktan ve seçmekten vazgeç artık. Zorlukları aştıkça, sorunları çözdükçe elde ettiklerin kalıcı ve haz verici olacak.
*- Kısa yollardan yürümek, ne kalıcı olur, ne de özgüvenli bir güç sağlar. Gerçekçi ol...