Senih Özay'a Söz Verdim

SENİH ÖZAY'A SÖZ VERDİM

Yaşar EYİCE / Yeni Vizyon Gazetesi

Önce bir bilgiyi paylaşayım:
Duyanlarınız, bilenleriniz mutlaka vardır.
Ama ben yine de anımsatacağım:
Hindistan’da filleri yetiştirmek için onları küçücükken kalın bir zincirle bir kazığa bağlarlar.
Tabii bu yavru filin bu zinciri koparabilmesi, kırabilmesi ya da kazığı söküp atabilmesi mümkün değildir.
Küçük fil önceleri bundan kurtulmak için tüm gücüyle uğraşır.
Defalarca dener ama sonucu değiştiremez!
Özgürlüğüne kavuşamaz!
Yıllar geçer, fil kocaman olur...
Bağlı olduğu kazığın ve zincirin onlarca katına gücü yetebilir artık.
Ama fil asla böyle bir girişimde bulunmaz!
O, özgür olamayacağına inanmıştır.
Artık kırılamayan, filin zinciri değil; inancıdır!

*- Sözüm gecikti!

Yaklaşık bir hafta kadar önce, avukat sıfatının önüne ‘aykırı’ sözcüğünü kondurduğum hukukçu Senih Özay’la görüştüm.
‘Çeşme’deki gemi kazası ile ilgilendin mi?’ diye sordu.
Gazeteci Fulya Omaç sayesinde olayı duymayan ve yazmayanın kalmadığını ancak yeni yılla birlikte konuyu tekrar ele alacağımı, Haber Ekspres’te Avukat Şehrazat  Mercan’ın iddialarını okuduğumu söyledim.
Ama İstanbul Ortaköy’deki Reina katlıamı ama diğer gelişmeler bu sözümü bugünü kadar yerine getirememe neden oldu.
Avukat Senih Özay, Avukat Osman Betal Özay ve Avukat Murat Fatih Ülkü yaptıkları bana ve topluma yaptıkları çağrıda şöyle diyorlar:
Çeşme’deki ‘gemi kazası’ ve ‘denize yakıt sızıntısı’ nedeniyle, Çeşme Denizi ve doğasının uğradığı olağanüstü, esasen hiçbir zaman giderilemeyecek zararlar tüm yönleriyle net biçimde ortaya çıkarılmalı; bu zararın oluşumunda kusuru olanların sorumluluklarına gidilmeli, bu zararı gidermeleri sağlanmalıdır.
Bu olayın küçümsenecek, basite indirgenecek bir hali yoktur.
İşte bu zararların ve sorumluların ortaya çıkarılması için, çeşme asliye hukuk mahkemesine delil tesbiti için (2017/1 d.iş nosu ile) başvurarak, hukuk sürecini başlatmış bulunuyoruz.
Dünyadaki örnekleri hatırlayarak, Türkiye’nin de,  hukukunun da, hak arayışının da yabana atılamayacağını,  dünyaya göstermemiz gerekiyor.

*- Çeşme ile bağlantısı olanlar!

İşte bu süreçte, olayın sürekli takibinin sağlanması, kamuoyunun ilgisinin düşmemesi için; Çeşme halkının, Çeşme ve İzmir başta olmak üzere ulusal sivil toplum örgütlerinin, yörede evleri bulunan öne çıkmış büyük işadamları  ‘Lucien Arkas’  gibi, ‘Mahmut Özgener’ gibi, ‘Hüsnü Özyeğin’ gibi yurttaşların, medyanın ilgisini önemsiyoruz ve bekliyoruz.’

*- Nasıl ve neden?

Bilindiği gibi, 18 Aralık 2016 Pazar günü Çeşme açıklarında bir gemi kazası meydana geldi.
Panama bandıralı ‘Lady Tuna’ adlı gemi, Gerence Körfezi’ndeki orkinos çiftliğinden, ‘orkinos’ yüklemesi yaptıktan sonra, saat 13.40 sularında Çeşme Ildır Körfezi açıklarında karaya oturdu.
Bu gemi kazası sonucunda, gemiden denize fuel-oil yakıt sızıntısı oldu ve yakıt sızıntısı dolayısıyla, denize, doğaya, canlılara, yöreye, Çeşme’de yaşayan insanlara, turizme, Çeşme ve yöre ekonomisine ağır zararlar verdi.
Yaşanan kirlenmenin uzun süre devam edeceği ve temizlenmesinin oldukça zor olduğu genel olarak kabul ediliyor.
Bu gemi kazasının ve denize yakıt sızıntısının, yörede binlerce yılda oluşmuş bir eko-sistemi, doğal ortamı, doğal dengeyi geri dönülmesi ve giderilmesi olanaksız biçimde yok ettiği; denize, deniz canlılarına, deniz bitkilerine, denizin jeolojik yapısına, kumsallara giderilmesi olanaksız zararlar verdiği uzmanlarca belirtiliyor.

*- Kimler kusurlu?

Yine Çeşme’de yaşayan yurttaşların, turizm, balıkçılık başta olmak üzere Çeşme ve ülke ekonomisinin, Çeşme sahillerinin dünya çapındaki şöhretinin de ağır biçimde zarar gördüğü açıkça belli.
İşte, bu açıklanan zararların ve bu zararın meydana gelmesinde kusuru olanların tam anlamıyla ortaya çıkarılabilmesi için, kamu kurumlarının işlemleri yanında, bir hukuksal/yargısal sürecinin işletilmesinin de kaçınılmaz olduğu düşüncesiyle;hem yörede evi bulunan ve olaydan doğrudan zarar gören; hem de doğa, çevre, kentleşme olgularında, kişiliği ve mücadele pratiği ile doğadan, insandan, çevreden yana tavır alan,  Mehmet Refik Soyer adına/birlikte, Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’ne delil tesbiti başvurusu  da(Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/1 D.İş)  yapıldı.

*- Cuma günü belli olacak!

Mahkemenin çevre mühendisliği, denizcilik/su ürünleri, ekoloji gibi bilim disiplinlerinden uzman bir bilirkişi heyeti oluşturması sonrası, çok yakında (06.01.2017 Cuma günü gibi) bir keşif ve bilirkişi incelemesine gideceğini öngörüyor ve bekliyorlar.
Ayrıca bu aşamada, Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na gerekli tüm bilgileri bir dosya halinde yollandı.
Bu tespit başvurusu sonucu ortaya çıkacak, bilirkişi raporu (bilimsel rapor), bundan sonraki tüm hukuksal süreci de aydınlatacağı için olağanüstü önem taşıyor.
Çünkü buna göre; sorumlular açısından ceza şikâyeti süreci, zararı gidermeleri talebi başlayabilecek.
Bu arada,  Avukat Senih Özay, Avukat Osman Betal Özay ve Avukat Murat Fatih Ülkü,  konunun tüm yönleriyle araştırılması ve aydınlatılması için,  Anayasa md. 108 gereğince, Devlet Denetleme Kurumu’nun görevlendirilmesi için, Cumhurbaşkanlığı’na başvuracaklarını da açıkladılar.
Ayrıca, kazayı yapan geminin taşıdığı orkinosların ve yükleme yaptığı balık çiftliğinde bulunan orkinosların durumunun (insanlar tarafından tüketilmesinde sakınca olup olmadığının, piyasaya sürülüp sürülmediğinin) araştırılması için, İzmir Tarım İl Müdürlüğü’ne ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne başvuru yapacaklarını belirttiler.

*- Çağrıyı yenileyeyim:

Avukat Senih Özay, Avukat Osman Betal Özay ve Avukat Murat Fatih Ülkü’nün, kamuoyuna, kamu kurumlarına ve medyaya çağrısı ise şöyle:
Çeşme’deki ‘gemi kazası’ ve “denize yakıt sızıntısı” nedeniyle, çeşme denizi ve doğasının uğradığı olağanüstü ve esasen hiçbir zaman giderilemeyecek zararlar tüm yönleriyle net biçimde ortaya çıkarılmalı, bu zararın oluşumunda kusuru olanların sorumluluklarına gidilmeli ve bu zararı gidermeleri sağlanmalıdır.

*-  ‘Bu sızıntı kimin işi?’

CHP İzmir milletvekili Mustafa Ali Balbay da  tonlarca petrolün sızmasını meclis gündemine taşıdı ve bir an önce gerçeğin tüm çıplaklığıyla açıklanmasını istedi.
Balbay soru önergesinde şunları vurguladı:
‘Sızıntının sebebine ilişkin çeşitli nedenler söyleniyor.
Geminin kayaya çarptığı, karaya oturduğu, son olarak da önceden olduğu ve bir aydır sürdüğü ifade ediliyor.  
Geminin teknik özellikleri ile taşınan yükün ve mazot kapasitesinin uygun olup olmadığı açıklanmalı.
Deniz yüzeyine hangi ölçüde ne kadar mazot karıştı?
Bu sızıntı kimin işi?
Bakanlık kamuoyunu bilgilendirmeli.’

*- Akla gelen sorular?

Balbay çevreci derneklerle de temasa geçtiğini belirterek, şu konulara dikkat çekti:
‘Çeşme’de yaşanan petrol sızıntısı hafife alınacak gibi değil.  
Sızıntının sahile, deniz ve eko sistemine çok büyük zararlar vereceği açık.  
Ayrıca olay Ildır Körfezi, Paşalimanı ve Dalyan için ortak bir tehdit olarak görülüyor.
Yaşanan sızıntı turizm, kıyı balıkçılığı ve su altı yaşamı açısından da büyük risk taşımakta.  
Bakanlık kamuoyunun endişe ve kaygılarını giderecek ne yaptı?
Olayın bölgeye verdiği zararı hangi çalışmalarla gideriyor?
Bölgede bulunan balık çiftlikleri ile taşımacılık açısından hangi tedbirleri alacak?’

*- Çalışmalar hangi aşamada?

Balbay, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin Eylül ayında Çeşme ve Ildır Körfezi için sözlerini hatırlatarak, ‘Bakan Ildır Körfezi'ndeki bölgeyle ilgili çalışmalar yaptıklarını, Bakanlar Kurulu kararı ile bölgeyi özel koruma altına alacaklarını söyledi.
Hükümet bu açıklamalara ilişkin ne yaptı, çalışmalar hangi aşamada, bölge ne zaman özel koruma alanı ilan edilecek?’dedi.

*-
DİP NOTU:

Türkiye ihracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu üyesi ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Rıza Seyyar’ın annesi Elmas Seyyar’ın vefatını öğrendim. Merhumeye rahmet, kederli ailesi ile sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyorum.

***-
GÜNCEL

İzmir coğrafi işarette rekora koşuyor

İzmir’in son coğrafi işaret tescili İzmir Şambali tatlısı oldu. Böylece İzmir’in coğrafi işaret sayısı 10’a yükselirken, Türkiye’nin coğrafi işaretli ürün sayısı da 205 oldu.
Böylece İzmir tescilli coğrafi işaret sıralamasında birinci olan Kayseri’yi yakalayarak liderliği paylaşır konuma geldi.
Ülkemizin kültürel değerlerini korumak, yöre adına üretilmiş gibi gösterilen ürünlerde gerçek ile sahteyi ayırt etmek ve sahteciliğin önüne geçmek amacıyla alınan coğrafi işaret tescillerine bir yenisi daha eklendi. İzmir’in kendi yöresine has tatlılarından olan İzmir Şambali tatlısı geçtiğimiz günlerde tescillenerek ülkemizdeki coğrafi işaret sayısını 205’e ulaştırdı.

*- Değerlendirmemiz lazım

Tescili Destek Patent tarafından alınan tatlı için şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz şunları söyledi:
‘Dünya coğrafi işaretler pazarının büyüklüğünün 200 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.
Sadece AB'de 55 milyar euroluk yani yaklaşık 170 milyar TL'lik bir pazar var.
Fransa, İtalya ve İspanya bu konuda başı çeken ülkeler. İtalya sadece Parmesan peynirinden 1 buçuk milyar euro ciro elde ediyor.
Ülkemizde ise coğrafi işaret tescili alınabilecek yaklaşık 2 bin 500 ürün var. Bu da ciddi bir pazar anlamına geliyor. Fakat şu an tescilli ürün sayısı 206.’

*- ‘Halk Günü’ buluşmaları devam ediyor

Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’ın geleneksel hale getirdiği Halk Günü buluşmaları yeni yılda da devam ediyor.
Her ayın ilk salı günü düzenlenen Halk Günü buluşmalarında ocak ayında da hemşehrileriyle bir araya gelen Başkan Zolan, ‘Halkla buluşmak bizleri çok mutlu ediyor. Görevimiz vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını gidermek, dertlerine derman olmak, taleplerini karşılamak’ dedi.

*- Türkeli (Ayvasıl) Şehitleri anıldı

Türkeli (Ayvasıl) köyünde Aralık 1963’de şehit edilen 19 Kıbrıslı Türk düzenlenen törenle anıldı.
Tören, Türkeli (Ayvasıl) Şehitler Anıtı’nda düzenlendi.
Törene Lefkoşa Kaymakamı İbrahim Basri, Alayköy Belediye Başkanı Hulusi Manisoy, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, Malul Gazi ve Şehit Aileleri Derneği ve muharip dernekleri temsilcileri de katıldı.
Öte yandan, Küçük Kaymaklı şehitleri ve Şht. Hüseyin Ruso’da düzenlenen iki ayrı törende anıldı.

*- Obeziteye karşı harekete geçiyorlar…

Türk Böbrek Vakfı; ülkemizde toplam 3 milyonun üzerindeki obez vatandaşın bulunması ve bunların 1,8 milyonun 18 yaş altı çocuk olması gerçeğinden yola çıkarak,  özellikle çocuklarda obezitenin önlenmesi için harekete geçiyor…
Vakfın,  çocuklarda obezitenin önlenmesi için başlattığı proje kapsamında ‘çocuklar ve egzersiz’ video  çalışması için ünlü oyuncu Wilma Elles,  Hasan Yalnızoğlu, Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk ve ilköğretim okulu öğrencileri kamera karşısına geçiyor.

*-  Altay coşturdu

Alsancak Turizm tarafından Kuşadası Palm Wings Otel'de düzenlenen gecede sahne alan Altay yaklaşık bin kişiyle yeni yıla girdi.
Alsancak Turizm tarafından düzenenen gecede ilk sahne alan Almira ile coşan misafirler Altay'ın 4 saat süren sahnesiyle yeni yıla girdi,
4 saat boyunca aralıklsız olarak sahnede kalan Altay, gösterdiği sahne performansıyla konuklarından tam not aldı.
Alsancak Turizm'in sahibi Kıvanç Tektimur , ‘Kuşadası'nda ve İzmir Swiss otelde iki Sürpriz sanatçı ile yeniden konuklarımızla bira araya geleceğiz’ dedi.

*- Yasemin Hanım anlatacak

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, 5 Ocak Perşembe günü saat 12.00’de CHP İzmir İl Başkanlığında Türkiye gündemine ait açıklamalarda bulunacak.

***-
GICIK

*- Deliler mi yatmalı akıl hastanesinde, yoksa onları deli edenler mi?
*- Yüzde ısrar etme; ‘doksan’ da olur! İnsan dediğin ‘noksan’ da olur! Bir ben varım deme; ‘yoksan’ da olur! Hatasız dost arayan ‘dosttan’ da olur!
*- Sevdiklerinizin kıymetini bilin. Ayrılığın gölgesi bile ağırdır. Taşıyamazsınız.
*- Tecrübe; hayatın sana kel kaldıktan sonra tarak vermesidir.
*- Huzur istiyorsan, dürüst olacaksın. Çünkü yalanlar seni daima diken üstünde yaşamaya mahkûm eder.
*- Kim sizi bölmeye çalışırsa, şu basit biyolojik bilgiyi hatırlayın; İlkel organizmalar ‘bölünerek’, gelişmiş organizmalar ‘birleşerek’ çoğalır.
*- Daralınca senin gökyüzün, daralacaktır benimkisi de!
*-  Cehaletin ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mısınız? Çocuğunuzun bir ‘cani’ ya da bir ‘dahi’ olması sizlerin elinde! Onları eğitin...
*-  İnsan olmak kuruş ile değil, duruş ile ölçülür.
*- Yokluğunuzu hissetmeyeni, varlığınızla rahatsız etmeyin.
*- Sahte kalabalıkların olacağına, kaliteli bir yalnızlığın olsun!
*- O kadar çok şey var ki söyleyecek! Anlayan olmadığına göre, susmak daha iyi!
*- Bir bekleyen olmalı. Sen kendinden vazgeçsen de senden vazgeçmeyen!
*- İyilik yapmaya devam et. Karşındaki o iyiliğe layık olmasa bile, sen o iyiliğe layıksın.
*- Temiz kalpli insan sevgisini belli eder; içi dışı birdir. Fesat insan burun kıvırır iğneleyici konuşur. Sinsi genelde susar ve açığını kollar...
*- İnce düşünen insanlar, hep daha çok incinir.
*- Hayat zengine değil, yaşamasını bilene güzel!