ORGAN BAĞIŞINDA, İZMİR TÜRKİYE’NİN ÖNCÜSÜ
Aliağa Haber / Foça HaberAliağa / Dikili Haber / Bergama Haber / Karşıyaka Haber/ Menemen Haber / İzmir Yeni Vizyon Gazetesi
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ile İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği seminerde organ bağışının önemine bir kez daha vurgu yapıldı.
“Her bağış, yeni bir hayattır” sloganıyla İKÇÜ’lü gençlerin buluştuğu seminere,
İKÇÜ Rektör Yardımcısı ve İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saffet Köse, İl Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Sermin Akgün, İKÇÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Akif Savaş, Karşıyaka İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yıldıray Çığırgil, Çiğli İlçe Sağlık Müdürü Dr. Levent Özkan, il ve ilçe sağlık müdürlüğü personelleri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Organ bağışına dini açıdan açıklamalar getiren İKÇÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saffet Köse, Kur’ân-ı Kerîm Mâide Suresi 32. Ayetinde geçen “Kim bir canın yaşamasına vesile olursa o, bütün insanları yaşatmış gibi olur” ifadesini hatırlattı.
“ÖLÜDEN VE CANLIDAN ORGAN NAKLİ CAİZDİR”
Prof. Dr. Köse, Fıkhi açıdan ölüden ve canlıdan olmak üzere organ naklini ilke olarak caiz görüldüğünü vurguladı. Prof. Dr. Köse, Fıkıh Akademisi’nin, fıkhi açıdan ölüden ve canlıdan olmak üzere organ naklini ilke olarak caiz gördüğünü açıkladı: “Ölüden organ ve doku nakli ölmüş olan şahsın sağlığında ya da ölümünden sonra kanuni temsilcisinin veya yetkili makamın izin vermesi, satıma konu yapılmaması, erbezi, yumurtalık, sinir sistemi hücreleri gibi kalıtıma etki edenlerden olmaması kaydıyla caiz görülmüştür. Ölüden organ ve doku nakli ölmüş olan şahsın sağlığında ya da ölümünden sonra kanuni temsilcisinin veya yetkili makamın izin vermesi, satıma konu yapılmaması, erbezi, yumurtalık, sinir sistemi hücreleri gibi kalıtıma etki edenlerden olmaması kaydıyla caiz görülmüştür. Ölü de iki şekilde tanımlanmıştır. Birincisi beynin veya kalp ile solunum yollarının tıbben geriye dönüşü mümkün olmayacak şekilde işlevini kaybetmesi şeklinde tanımlanmıştır” dedi.
“ORGANIN TEK BAŞINA DİNİ YOKTUR”
Bir müslümanın gayr-i müslimden organ alması ve müslümanın gayri müslime organ vermesinin dinen hiçbir sakıncası olmadığına vurgu yapan Prof.Dr. Köse, “Çünkü organın tek başına dini yoktur ve bir organ ya da doku vücut sistemi içinde anlam kazanan bir parçadır. Hz. Peygamber bütün insanları Âdem ve Havva’nın çocukları olarak Allah’ın ailesi saymış ve bunun devamında insanların en hayırlısının insanlara faydalı olanlar olduğunu bildirmiştir. Kötülük yapmadığı sürece din ayırımı olmaksızın bütün insanlar birbirleriyle insani ilişkilerde bulunmakla yükümlüdür. Kur’ân-ı Kerîm, müslümanlara kötülük yapmayan diğer din mensuplarına iyilik yapılmasını yasaklamamıştır (Mümtahine 60/8) “ dedi.
“ORGAN BAĞIŞINDA, İZMİR TÜRKİYE’NİN ÖNCÜSÜ”
İzmir İl Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Sermin Akgün, organ bağışının önemine, dünya ve Türkiye’deki organ bağışı istatistiklerine değindi. Dr.Akgün, organ bağışı ile ilgili verdikleri eğitimlerde ve seminerlerde kendilerine en çok dini açıdan bir engel olup olmadığının sorulduğunu ifade etti. Bu eğitimlerde organ bağışı ile ilgili 2800 din görevlisine eğitim verildiğini söyleyen Dr:Akgün, organ bağışında, İzmir’in Türkiye’de birinci sırada olduğunu da sözlerine ekledi.
Seminer öncesi Karşıyaka Sağlık Müdürlüğünün açtığı standa organ bağışlayan öğretim üyesi, personel ve öğrencilere fidan hediye edildi. Seminer sonunda İslami İlimler Fakültesi öğrencilerinden oluşan müzik topluluğu mini bir konser verdi. / EGE BASIN GRUBU
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.