SAHURDA KALKMAYI İHMAL ETMEYİN
Foça Haberleri / Aliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi /
24 Haziran 2014 Salı 15:43
RAMAZANDA SAHURDA KALKMAYI İHMAL ETMEYİN
Foça Haberleri / Aliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi /
Ramazan ayında beslenme şekli önemli ölçüde değişiyor. Günlük en az 3 öğün olan beslenme düzeni, uzun yaz günlerinde 2 öğüne düşüyor.
Uzun süreli açlık sonrası geç saatlerde gerçekleşen iftarda, yüksek kalorili besinlere eğilim arttığı için hızlı ve bol miktarda tüketim gerçekleşiyor. Beslenme şekillerinde görülen bu değişim mide ve bağırsak sorunlarını da beraberinde getiriyor.
Ramazan ayını sağlıklı geçirmek için ise dengeli bir beslenme düzeni oluşturularak iftar sonrası kısa süreli egzersizler öneriliyor.
Memorial Diyarbakır Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Ceren Aktaş, Ramazan ayını sağlıklı geçirebilmenin püf noktalarını anlattı.
Sahur sabah kahvaltısı yerine geçer
Ramazan’ın en önemli öğünü sahurdur. Sahura kalkmadan oruç tutulması kesinlikle önerilmemektedir. Atlanmaması gereken bu öğün sabah kahvaltısı yerine geçer ve tüm günü sağlıklı bir şekilde geçirebilmek için içeriğinin özenle oluşturulması gerekir. Sahura kalkmak metabolizmayı güçlendirerek gün içinde daha az acıkma sağlar. Ancak sahurda tüketilen besinlerin içeriklerine, tüm günü etkileyeceği için çok dikkat edilmelidir.
Sahurda tokluk verici gıdalar gün içinde zinde tutar
Sahurda çok baharatlı ve tuzlu yiyecekler gün içinde çok fazla su ihtiyacına neden olur. Aynı zamanda çay ve kahvenin bol tüketimi de bu içeceklerin idrara çıkmayı artıracağı etkisi bulunduğu için uygun değildir. Çay içilecekse iki bardağı geçmemelidir. Sahurda tüketilmesi gereken en önemli besinler; süt, yumurta, peynir çeşitleri gibi uzun süreli tokluk sağlayacak protein içeriği yüksek gıdalardır. Bunun yanında taze söğüşler de bol miktarda tüketilebilir. Bunları yemesinde sakınca olan kişilerin ise; meyveli yoğurt veya 1 su bardağı yarım yağlı süt ile hazırlanmış 5-6 yemek kaşığı mısır gevreği tercih etmeleri uygun olacaktır.
İftarda ana yemek için çorba sonrası 20 dakika gerekli
Uzun süren açlığın ardından iftarda ağır ve enerji değeri çok yüksek olan besinlerin bir anda tüketimi, kan şekerinin yükselmesine yol açabilir. Oruç, hurma ve kuru kayısı gibi meyvelerle açılabilir. Sonrasında ise 1 kase çorba ve salata ile devam edip ana yemeğe 15-20 dakika sonra geçebilir. Ana yemekte de bir miktar etli sebze yemeği, ızgara et, zeytinyağlı sebze yemeği, yoğurt, ayran gibi besinler tercih edilebilir.
Pişirme şekli haşlama olmalı
Ramazan ayında tüketilen besinlerin pişirilme yöntemleri de çok önemlidir. Kızartma hazmı zorlaştırıcı ve kan şekerini yükseltici özelliği nedeniyle tercih edilmemelidir. Bunun yerine yemeklerin; ızgarada, fırında, haşlayarak, buğulayarak pişirilmesi tercih edilmelidir. Bu şekilde sağlıklı olan pişirme yöntemleri; mide kramplarına, reflüye, mide yanmasına ve hazımsızlığa karşı koruyucudur.
İftardan sonra yürüyüş metabolizmayı güçlendirir
İftarla sahur arasında en az 2 ara öğün tüketilmelidir. Yemeğin üzerine yaz meyvesi olarak bilinen kavun, karpuz veya az şekerli ya da şekersiz olarak hazırlanan komposto tüketilebilir. Yemekten 1 saat sonra küçük bir porsiyon sütlü tatlı da tercih edilebilir. İftardan ortalama 1,5-2 saat sonra ise yapılacak hafif tempolu yürüyüş, besinlerin sindirimine yardımcı olacak ve zayıflayan metabolizmayı hızlandıracaktır.
Su ve kuru meyveler kabızlığı önler
Uzun süre açlık, kabızlık sorununun artmasına sebep olabilir. Bağırsakların tembelleşmemesi için iftardan sonra ara ara kurutulmuş meyveler atıştırılabilir. Ayrıca kabızlık sorunu yaşamamak için su tüketimi de son derece önemlidir. Su özellikle sıcak havalarda daha da önem kazanmaktadır. Vücudun günlük su ihtiyacı 1,5-2 litreyken, yaz aylarında bu gereksinim 2,5-3 litreye kadar çıkmaktadır. Ramazan ayının da yaza denk gelmesi sebebiyle belirtilen sıvı ihtiyacının mutlaka karşılanması gerekir.
Kronik hastalıkları olanlar doktor kontrolünde oruç tutabilir
Tansiyon, şeker ve kolesterol hastalarının oruç tutup tutamayacaklarına, doktorlarına danışarak karar vermeleri gerekir. Oruç tutması sakıncalı olan hasta grupları, doktorlarının önerilerine uygun hareket etmelidir. Hamileler ve emziren anneler de iftar sofralarının cazibesine kapılmadan yeterli miktarlarda besin tüketmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.