22 Kasım 2024
  • İzmir18°C

SAHALARDA GÖRDÜĞÜMÜZDEN BETER!

Yaşar Eyice

15 Kasım 2016 Salı 21:28

SAHALARDA GÖRDÜĞÜMÜZDEN BETER!

Yaşar Eyice / Yeni Vizyon Gazetesi

Demek ki anlaşılıyormuş!

Önce yine kendimi methedeyim.
Gelişmelerden hiç haberim yoktu, çünkü sayısını unuttuğum mahkeme ile yoğunlaşmıştım.
Bu nedenle ‘yasak savar!’ cinsinden yazdığım dünkü yazımda, ‘Eli kulağında, bugün yarın anlaşma sağlanır’ demiştim.
Ki be bu yazıyı yazarken CHP’lisi AKP’liye, AKP’lisi CHP’liye, İzmirli ise grevciler dahil herkese çatıyordu.
‘İşe bilerek başladınız!’ diye grev yapanlara karşı çıkanlara da aslında ben karşıyım.
Herkes emeğinin karşılığını almalıdır.
Eğer patronun yani işverenin iki dudağı arasında iş yapıyorsanız bundan randıman da alamazsınız.
Ne keramettir bilemiyorum, İzmir’de değil de Ankara’da yapılan görüşmeler sonucu  İZBAN grevi bitti...
‘Kim haklı kim haksız?’ konusuna değinmeyeceğim ama grev sürseydi herhalde Bornova- Fahrettin Altay arasında çalışan metro yolcuları daha memnun olacaktı...
Çünkü çoğunlukla belli saatlerde yığılma olmadığı gibi herkes oturarak rahatça yolculuk yapıyordu.
Aslında otursan ne olur, oturmasan ne olur?
Üç dakikada bir yeni sefer var, en fazla 10 dakika içinde güvenli bir şekilde istediğin istasyona ulaşıyorsun.
Bu arada ilk kez ‘Metin Oktay’in ismini taşıyan Körfez vapuruna bindim...
Şöyle anlatayım, huzur buldum...
Konforlu sessiz bir deniz yolculuğu...
İzmir’in güzelliğini herkes gibi doyasıya yaşadım kısa yolculukta bile...

*-  Bunlara nasıl inanacağız!

Bu arada TSYD, yani Türkiye Spor Yazarları Derneği Genel Merkezi’nden ‘Önemli duyuru!’ adı altında şu açıklama yapıldı:
‘TSYD Genel Kurulumuz, çıkarılan kargaşa nedeniyle, Divan Başkanı tarafından maalesef iptal edilmiştir.
Yönetim Kurulumuz; olağanüstü toplanarak kanunun kendisine verdiği yetkiyle, 2. Olağanüstü Genel Kurulu 6 Aralık 2016, çoğunluk sağlanamadığı takdirde, 13 Aralık 2016’de yapılmasını kararlaştırmıştır.’
Vah vah vah!
Koskocaman derneğin düştüğü düşürüldüğü şu hale bak!
Koltuk sevdalılarına bakın...
Eh be kardeşim bunda ne var ki, bırakmak istemiyorsunuz....
Eh kolay değil, belki de ‘Sen nasıl karının eski çarpılmış arabasını derneğe değerinin üstünde bir f iyatla alıp Ankara Şubesi’ne gönderirsin...
Ya da ‘Sen nasıl ve hangi cüretle 53 yıllık şanlı derneğin logosu ve rozetinden şanlı Türk Bayrağını sildirme cüretini gösterirsin,
Veya; başta İzmir olmak üzere, üyelerinden vakıf üniversiteleri ile yaptığın anlaşmaları gizlersin gibi sorular mutlaka sorulacaktır.
Daha çok var, ya neyse...
Şansa bakın Aralık ayında yine bir başka mahkemem var...
Yani yönetimin düşmesi için oy kullanamayacağım....

*- İddiaya karşı açıklama!

Aslında ben de merak ediyordum!
İddia edildiği ve gazetelere servis yapıldığı gibi; ‘Bu fakir milletin sırtından, bizim vergi olarak ödediğimiz paralar TRT tarafından çar çur mu ediliyor?’ diye...
Nihayet açıklama yapıldı ve içimi su serpildi, milyonlarca Türk evladı gibi...
Hani bir İzmir Milletvekili bilmem kaçıncı kez sosyal medyada, hatta TBMM’de kürsüden görevini yaparak, ‘Açıklayın!’ diyordu ya açıklandı işte...
İşte benim gibi herkesin içini ferahlatan TRT’nin resmi açıklamasını sizinle paylaşayım:

*- Hem de yazılı açıklama!

TRT'den yapılan yazılı açıklamada, bir kısım internet sitesi ve sosyal medya hesaplarında TRT'nin bazı programlarına ilişkin abartılı ve gerçeği yansıtmayan rakamlar ile maaşların telaffuz edildiği belirtildi.
Bu iddiaların hiçbir şekilde gerçeği yansıtmadığı bildirilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

*- Her yerde oluyormuş

‘TRT, kaynaklarını daha etkin kullanma ve seyirci beklentilerini de göz önünde bulundurarak zaman zaman alanında isim yapmış kişi ya da şirketlerle, dış ve ortak yapımlara gidebilmektedir.
Bu durum dünyada birçok kamu ve özel yayın kuruluşu tarafından da uygulanmakta olan bir sistemdir.
TRT tarafından hiçbir kişiye iddia edilen rakamlar ödenmemektedir. Yapılan anlaşmalar piyasa şartları da göz önünde bulundurularak makul ve bahse konu olan mübalağalı miktarların çok çok altındadır.
Aziz milletimiz şunu bilmelidir ki TRT gerek kamu kaynakları, gerek reklam gelirlerinden oluşan bütçesinin her kuruşunu kamu yararına harcar ve hesabını da yüce Meclisimize verir.’

*-   Hepsi mübalağa imiş!

Ne güzel değil mi?
İddia edildiği gibi 40-50 bin lira maaşlar, haftalık programlara aybaşında 500 bin liraya yakın ya da üstünde ödemeler yokmuş!
Bu arada merak edenler için TRT yönetimini suçlayan İzmir Milletvekilinin iddiasını da tarafsızlık ilkesi içinde size aktarayım...
TRT yönetiminin de açıkladığı gibi bazı internet siteleri ile sosyal medyada yayınlanan ve asılsız olduğu iddia edilen haber şöyle:

*- İsimleri sakladım!

Spor spikeri (E.D)’nin TRT’den geçen sezon aldığı 278 bin liralık ücret gündemi meşgul etmişti.
Stadyum programını haftada üç güne çıkaran (E.D), TRT’nin KİT Komisyonu’na verdiği bilgiye göre geçen sezon aldığı ücrete zam yapılmasa dahi bu sezon için TRT’den ayda 417 bin lira alacak.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili (A. S)’’nin gündeme getirmesiyle geçtiğimiz sezon TRT’den aldığı 278 bin liralık ücretle kamu vicdanını derinden rahatsız eden ve tartışmalara neden olan spor spikeri (E.D) bu sezon aldığı ücret merak konusu oldu.

*- Meclis’e getirildi...

Kamuoyunun doğru bilgilenmesi adına konunun peşini bırakmayan  (A.S)  aldığı ücret nedeniyle yoğun eleştirilere maruz kalan ve bu eleştiriler nedeniyle twitter gündeminde uzun bir süre üst sıralarda kalan (E.D)’ninTRT’nin imkânlarıyla hazırladığı Stadyum programından bu sezon aldığı ücreti Meclis gündemine taşıdı.

*- TRT önce davrandı

Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren S., ‘TRT’nin kameralarıyla, TRT’nin imkanlarıyla, TRT stüdyolarında çekilen Stadyum programı geçen yıl (EbD), sunumunda, Oğuz Çetin ve Hakan Ünsal’ın yorumlarıyla yayınlanıyordu ve bölüm başı ödenen ücret 34 bin 750 lira idi.
Program bu yıl yine (E.D) sunumuyla Oğuz Çetin, Giray Bulak, Ali Gültiken ve Kaya Çilingiroğlu olmak üzere beş kişiyle ekrana geliyor. Yorumcu sayısının artması ile birlikte program için (E.D)’ye bölüm başı ödenen ücrette herhangi bir artışa gidilmiş midir?’ diye sordu.

*- Haftalık 104 bin, ayda 417 bin Tl!

Stadyum programı sunucusu (E.D)’nin bölüm başı aldığı ücretin aynı kalması durumunda bile bu sezon haftada üç gün yayınlanan program için haftada 104 bin 250 lira ayda 417 bin lira gibi bir ücret ödeneceğini belirten ‘A.S),, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’a şu soruları yöneltti:

*- Pire için yorgan yakılır mı?

‘7 binden fazla personeli bulunan TRT’nin kendi içinde deneyimli spor yorumcuları yok mudur?
TRT’nin yetiştirdiği öylesine bilgili, kültürlü, eğitimli yapımcılar, spikerler var.
O halde Stadyum programı neden bu spikere sundurulmamaktadır? Ülkemizdeki insanların yaşam koşulları ortada iken devletin imkânlarını kullanarak bir spor programı sunan kişiye bölüm başı astronomik ücretler verilmesini doğru buluyor musunuz?
TRT’nin 2015 ve 2016 yılında dış yapımlara harcadığı toplam para miktarı nedir?
Dış yapımlara harcanan paraları ve bu programların isimlerini kalem kalem kamuoyuna veya şahsıma yazılı olarak açıklar mısınız?’

*- Saklanacak bir hesap yok!

Görüldüğü gibi TBMM KİT Komisyonu üyesi olan CHP İzmir Milletvekili (A.S)’ye, Bakan’dan önce TRT yanıt verdi ve iddia edildiği gibi paraların çurçur edilmediğini ve millete her zaman hesap vereceklerini açıkladı.
Dedim ya, ben de ‘Ne olacak bu işin sonu?’ diye düşünürken, resmi açıklama ile olayın aydınlandığını düşünüyorum, bazıları gibi...
Ama bizim gibi düşünmeyenler de çıkar...
Herkes istediği şekilde yorum yapar, düşüncesini söyleyebilir.
Hiç kimsenin ağzına fermuar koyacak değilim...
Benim bildiğim ve önemsediğim her zaman resmi açıklamalardır.
Çoğumuzun bildiği gibi internette asılsız söylentiler aldı başını gidiyor....
Her zaman de savunduğumuz resmi site ya da açıklamanın dışındaki iddialara kulak verilmemesidir.
İşte size tarafsız bölgeden biri olarak hem milletvekilinin iddiasını, hem de onun belirttiği konulara açıklık getiren TRT’nin verdiği bilgiyi paylaştım.
Herhalde TRT yönetimi yalan yanlış bilgi verecek açıklama yapacak değil, değil mi?

*- Neler oluyor?

Önceki gün Amerika’nın yeni Başkanı Donald Trump’un danışmanı aracılığıyla adıma gönderdiği mektubundan söz etmiş ve buradan çıkardığım sonucu açıklamıştım.
Mektubu; Trump'ın güvenlik ve istihbarat başdanışmanı emekli Korgeneral Michael Flynn göndermişti.
Fahullah Gülen, 20 Ocak’ta görevi teslim alacak Trump, üç ay içinde Hain darbeciyi ‘Terörist’ olarak Türkiye’ye iade edecek...
Bu arada, Donald Trump'ın ABD Başkanı seçilmesinin ardından FETÖ elebaşı Gülen'in Pensilvanya'da kaldığı çiftliğin yakınındaki Easton kentinde iki karşıt grubun düzenlediği gösteriler sırasında ‘Trump senin için geliyor FETO Gülen’ ifadesinin yer aldığı pankart açıldı
ABD yapılan seçimlerde işadamı Donald Trump'ın 45. Amerika Başkanı seçilmesinin ardından Pensilvanya eyaletinde düzenlenen gösteride Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen aleyhine pankart açıldı.
ABD'de başkanlık seçimlerinden zaferle çıkan Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump'a karşı başta New York, Chicago ve Kaliforniya olmak üzere 4 gündür ülke genelinde çeşitli eyaletlerde protestolar gerçekleştirilirken Cumhuriyetçi adayın 20 seçici kurul üyesi kazandığı Pensilvanya'da da iki karşıt grubun gösterileri vardı.
Demokrat Parti başkan adayı Hillary Clinton'u destekleyen yaklaşık 100 kişilik bir grubun Eston kent merkezinde düzenlediği gösteriler devam ederken yaklaşık 30 kişilik Trump taraftarlarıda karşı kaldırımda ellerinde Amerikan bayraklarıyla Trump için destek sloganları attı.

*- Trump senin için geliyor Feto Gülen

FETÖ elebaşı Gülen'in kaldığı Saylorsburg'daki çiftliğe yaklaşık 30 kilometre mesafede bulunan Easton kentinde düzenlenen gösteriler sırasında Trump destekçileri, Gülen'in bölgelerinde olmasından duydukları rahatsızlığı da pankart açarak gösterdi.
Trump destekçileri, Gülen'i işaret ederek üzerinde "Trump senin için geliyor FETO Gülen" (Trump is coming for you FETO Gulen) ifadesinin yer aldığı pankartı taşıdı.
ABD'nin 45. Başkanı seçilen Trump'a, Gülen'i Türkiye'ye iade etmesi çağrısında bulunan göstericiler, daha sonra hazırladıkları pankartı kasaba içerisindeki yolun kenarında sergiledi. Karşılıklı sloganların atıldığı, pankartların açıldığı gösteriler olaysız sona erdi.
Bu arada ABD Başkanı seçilen Trump, belgesiz olarak yaşayan 2-3 milyon göçmenin zaman kaybetmeden sınırdışı edileceğini duyurdu.

*- Kömür devri bitiyor mu?

Nedense son zamanlarda yurt dışından arayanlar, mektup yollayanlar çoğaldı.
Bir mektup da Ria Voorhaar’dan geldi.
‘ Paris Anlaşması Nasıl Kömürün Son Kullanım Tarihini Belirliyor?’ başlıklı bir araştırma yapılmış.
Marakeş’teki İklim Toplantısı’nda sunulan bu yeni bir raporda, Paris İklim Değişikliği Antlaşması’nın kömür devrinin sonuna dair uyarılarını ayrıntılarıyla açıklanıyor.
Almanya, Togo ve Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren Climate Analytics firması, Marakeş İklim Anlaşması sırasında, Paris İklim Anlaşması'nın 1.5 derece olarak koyduğu hedefe ulaşabilmek için kömürden elektrik üretiminin nasıl olması gerektiğini araştırmış.
İngilizce metni de gönderilen bu rapora göre, gelişmiş ve zengin ülkelerin 2030 yılına, Çin'in 2040 yılında ve diğer ülkelerin ise 2050 yılına kadar kömürden elektrik üretimine son vermesi gerekiyor.

*- Herkes Mersin’e gidiyor!

Greenpeace International Genel Direktörü Jeniffer Morgan konu hakkında, ‘Yıkıcı hava kirliliği ve iklim değişikliği etkilerini önlemek için hem var olan kömürlü santralleri kapatmak, hem de yeni kömürlü santral kurmamanın şart olduğu çok açık.
COP22, hükümetlerin vatandaşlarının geleceği için daha temiz bir geleceğe geçiş yaptıklarına açıklık getirmeleri için bir fırsat.
Hükümetler, ulusal iklim planlarını uygularken doğru yolun, kömürden yenilenebilir enerjiye geçiş yolu olduğunu göstermelidir’  açıklamasında bulundu.

*- 800 bin erken ölüm!

Yapılan son araştırmalar kömürlü termik santrallerden kaynaklan hava kirliliğinin yılda 800,000 erken ölüme yol açtığını ve yenilenebilir enerjiye geçildiği takdirde bu ölümlerin önlenebileceğini gösteriyor.
Sierra Club Beyond Coal (Kömürün Ötesinde) Kampanyası Direktörü Bruce Nilles, Amerika Birleşik Devletleri’nde kömürün şimdiden gerileme dönemine girdiğini belirtti.
Ülkemizde de benzer görüşler dile getiriliyor.
Ancak bunlara karşılık, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, ‘Dünya ortalaması yüzde 40'ın üzerinde, ancak Türkiye'de yerli kömürü yüzde 12'lerden 16'lara çıkardık kıyamet kopuyor. Kimse kusura bakmasın, biz bu kaynağımızı sonuna kadar kullanacağız’ diye konuştu.


****-
GÜNCEL

Ege’de “Dünya KOAH Günü”

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı 1. Kat Fatma Kaşarlı Dersliğinde Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı (KOAH) ile ilgili ‘Bilgilendirme Toplantısı’ yapılacak.
Toplantı, 16 Kasım 2016 Çarşamba günü saat: 10.30’ da düzenlenecek. Etkinlikte,  Prof. Dr. Alev Gürgün, Uzm. Dr. Funda Elmas Uysal ve Fizyoterapist Tolga Çapanoğlu; hasta ve hasta yakınlarına KOAH hakkında bilgi verecek.
Her yıl Kasım ayının üçüncü Çarşamba günü, farkındalık yaratmak amacıyla ‘Dünya KOAH Günü’ olarak kutlanıyor.

*- Briç’te son gelişmeler!

Briç Federasyonu Başkanı Nafiz Zorlu, 2012 yılında vefat eden briç takım arkadaşı Salvador Assael adına İzmir’de büyük bir katılımla düzenlenecek olan briç şampiyonasının yanı sıra, briç sporundaki yeni gelişmelerle ilgili bilgi verecek.
Federasyon Başkanlığını yeniden İzmir’e getiren Nafiz Zorlu’nun, İzmir’deki ilk basın toplantısı, 18 Kasım 2016 Cuma günü saat 10.30’da Ege Palas’ta yapılacak.


*****-
GICIK

*- Mütevazı yaşamak en büyük şöhrettir. Sin susarsın asaletin konuşur.
*- Cahil kişi gülün güzelliğini görmez, gider dikenine takılır.
*- Delilik: hassas insanların protestosudur.
*- Değer verince değişmeyen insanlar lazım.
*- Artık harcamalarını kıstım, mesela hiç kimse için artık çaba harcamıyorum.
*- İki şeyin sonu yoktur; Biri isteklerdir, insanı perişan eder. Diğeri öğrenmektir; insanı adam eder.
*- Can kırıkları cam kırıkları gibi değildir, öyle süpürünce gitmez. İçinde kalır. Aklına geldikçe de batar.
*- İnsanlar seni defalarca kırdığında, onları zımpara kağıdı gibi düşün, Çizikler veya biraz zararları olabilir, ama sonunda sen parlak olacaksın. Onlar ise kullanışsız olacak.
*- Gülün güzeli baharda çiçek verendir. Dostun güzeli vefası uzun sürendir.
*- Yalan zeka işidir, dürüstlük ise cesaret. Eğer zekan yetmiyorsa yalan söyleme, cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene.
*- Lütfen alışkanlık yapın ve güne gülümseyerek başlayın.

 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.