KURU TEMİZLEME ZEHİRLE YAPILIYOR
Haber / Foça HaberAliağa / Dikili Haber / Bergama Haber / Karşıyaka Haber/ Menemen Haber / İzmir / Yeterli kimyasal emilimi sağlamadığı için, Avrupa’da kullanımı yasaklanan, hurdaya çıkmış kuru temizleme makinalarının, Türkiye pazarına sokulmasıyla merdi
24 Aralık 2015 Perşembe 13:14
MERDİVEN ALTI KURU TEMİZLEME KANSERE DAVETİYE ÇIKARIYOR
Haber / Foça HaberAliağa / Dikili Haber / Bergama Haber / Karşıyaka Haber/ Menemen Haber / İzmir
Yeterli kimyasal emilimi sağlamadığı için, Avrupa’da kullanımı yasaklanan, hurdaya çıkmış kuru temizleme makinalarının, Türkiye pazarına sokulmasıyla merdiven altı kuru temizleme hızla arttı. Bu makinalarla yapılan kuru temizlenin, birçok cilt ve solunum yolu hastalığı ile birlikte kanser riskine neden olduğu açıklandı.
Çalışanlardan, ev hanımlarına kadar herkesin tercih ettiği ve sıklıkla kullandığı kuru temizlemenin, yeterli kimyasal emilimi sağlayamayan makinalarla yapılmasının sağlık sorunlarına neden olduğu belirtildi. Özellikle cilt problemlerine, solunum yolu hastalıklarına ve kansere kadar varan birçok ciddi hastalığa davetiye çıkardığına dikkat çekildi.
KURU TEMİZLEME ZEHİRLE YAPILIYOR
Türkiye’ye sokulmasının devlet tarafından günümüzde engellemesine rağmen, daha önceden getirilen ve isimsiz hizmet veren yerlerdeki kuru temizleme makinalarının sağlığı tehdit ettiği açıklandı. Ekolojik, insan ve çevre sağlığına zarar vermeyen GreenEarth kuru temizleme teknolojisini Türkiye’ye ilk getiren ve kullanan marka olan, Türkiye’nin en geniş kuru temizleme bayii ağına sahip markası olan Dry Clean Express Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Avşar, kuru temizlemenin nasıl yapıldığı ve sağlığa etkileri hakkında bilgi verdi. Fatih Avşar; “Merdiven altı kuru temizleme yerlerinde kullanılan makinalar; bir giysiden alınan kirin bir sonra ki kire ilave edilmesine neden olurken, alerji ve birçok cilt sorunlarının yanı sıra kansere varan hastalıklara sebep olabiliyor. Kuru temizleme işlemi makinaya koyulan “Perkloretilen” adında, zehirli ve tehlikeli olan özel bir kimyasalla yapılır. Bu kimyasalın temizlik işlemi sonrası kıyafetlerden tam olarak arındırılmış olması gerekir. Ancak kullanımı yasaklanmasına rağmen halen merdiven altı kullanılan makinalarla yapılan kuru temizleme işlemi sonrasında, zehirli kimyasal giysinden yeterince arındırılamıyor. Kimyasal emilimin tam sağlanamaması sonucunda bu zehir; kıyafet üzerinde gözle görülemeyen şeffaf bir tabaka halinde yer alıyor” açıklamasında bulundu.
GİYSİ ÜZERİNDE Kİ AĞIR KOKU, TEHLİKEYE İŞARET
Sağlıklı bir kuru temizleme hizmetinin nasıl anlaşılacağı konusunda ise Fatih Avşar şu bilgileri verdi. Avşar; “ Yeterli emilimi yapamayan makinalarla gerçekleştirilen kuru temizleme sonrası vücut, kıyafet ile temas ettiğinde zehri adeta bir sünger gibi çekiyor ve hastalıklara neden oluyor. Sağlıklı bir kuru temizleme hizmetinin alınıp alınmadığının tespitini ise giysiyi koklayarak yapabilirsiniz. Eğer ki kıyafetinizde ağır bir kimyasal koku bulunuyorsa, perkloretilen maddesinin kıyafetinizden tam olarak emilimi sağlanamamıştır. Bu durumda sağlıklı bir kuru temizleme işleminden, ne yazık ki bahsetmek mümkün değildir ve tehlikeye işarettir” dedi.
“TÜRKİYE’DE, KURU TEMİZLEME SEKTÖRÜNÜN KALİTE STANDARDI BULUNMUYOR”
Türkiye’de kuru temizleme sektöründe bir kalite standardının bulunmadığını belirten Avşar, “Türkiye’de son bir buçuk yıldır devletin müdahalesi ile merdiven altı kuru temizleme bitirilmeye çalışılıyor. Fakat devlet kadar kurumlarda, kaliteli ve sağlıklı bir kuru temizleme hizmeti için dikkat etmeli, bir standardın oluşmasını sağlamalı. Gerekli alt yapılarını ve donanımlarını tamamlamadan, hizmet verip insan sağlığını tehlikeye atmamalı” diye konuştu.
GREEN EARTH TEKNOLOJİSİ NEDİR?
Bugün dünyada ki gelişmiş ve sağlıklı kuru temizleme hizmetinin GreenEarth Teknolojisi ile yapıldığını belirten Fatih Avşar, kuru temizlemede devrim yatan teknolojinin en dikkat çeken özelliklerini şu sözlerle anlatmaya devam etti; “ Geleneksel kuru temizleme sistemlerinin aksine Green Earth teknolojisinde kıyafetlerdeki renk ve doku canlılığı her yıkamada artar. Böylece giysiler her yıkamada yenilenmiş olur. Ayrıca sistem damıtma işlemi gerektirmediğinden, işletmelere yılda 9000 TL’ye kadar su ve enerji tasarrufu sağlar. İçerdiği saf silikon sayesinde abiye, kürk, ipek, deri ve kaşmir gibi pahalı kıyafetlere zarar verme riskini ortadan kaldırır. Doğal kumdan üretilen silikon giysilerin uzun ömürlü olmasını sağlar ve bu silikon; bebek emzikleri, biberon, şampuan, el kremi gibi cilde temas eden birçok ürünün ana bileşenlerindendir. Sistemden çıkan atık, kum olarak çevreye geri kazandırılır.” / EGE BASIN GRUBU
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.