23 Kasım 2024
  • İzmir19°C

EVLİLİKTE HAYALLERİNİZ KIRILMASIN

Aliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi Doğru kişiyle hayatını birleştirmek, birçok insanın hayalini süslüyor. Bu hayal, hem müstakbel eş için hem de evlilik süreci için kuruluyor. İnsan doğasında, hayal

Evlilikte Hayalleriniz Kırılmasın

18 Şubat 2014 Salı 19:14

EVLİLİKTE HAYALLERİNİZ KIRILMASIN
 
Aliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi 
 
Doğru kişiyle hayatını birleştirmek, birçok insanın hayalini süslüyor. Bu hayal, hem müstakbel eş için hem de evlilik süreci için kuruluyor. İnsan doğasında, hayal kurarken çıtayı yüksek tutmak söz konusu olabiliyor. Kimi düğüne dair her şeyin mükemmel olmasını beklerken, kimi de düğüne sadece bir tören olarak bakabiliyor. İşte tam bu noktada, görüş farklılıklarıyla birlikte sorunlar da çıkmaya başlıyor. Emsey Hospital’dan Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Orhan Karaca konuyla ilgili görüşlerini paylaşıyor. 
 
EVLİLİK ARİFESİNDEKİ ÇİFTLERİN YAŞADIĞI SORUNLAR 
Çiftler birbirinin düşüncelerini yeterince bilmiyorsa ve detaylar konuşulmadan düğüne karar verildiyse, fikir ayrılıkları evlilik arifesinde kişileri zor durumda bırakabilir. Her iki taraf da başta konuşması gerekenleri son aşamada konuşmak zorunda kaldığı için, zaman kısıtlılığının verdiği baskıyla ikna etme çabaları ve sorunlar başlar. Bazen ailelerin hayalleri de işe karışır ve çift arasındaki gerilim gittikçe artar. Yeterli iletişim kurulamadığı için, bu süreçte çiftler birbirini değişmekle suçlar. Aslında kişi müstakbel eşinin düşüncelerini öğrenmemiş, varsaymıştır. Varsayımlarının gerçekleşmemesi de kişide hayal kırıklığı oluşturur. Eğer önemli miktarda maddi harcama da yapıldıysa, bu da baskıyı artırır ve iletişim kopma aşamasına gelebilir. 
Yaşanan bu iletişim bozukluğu, sadece düğün törenine dair olmayabilir. Benzer şekilde kültürel ve dini unsurlar üzerine fikir ayrılıkları, eşin ailesi ile birlikte yaşamak zorunda kalma, evlilik sonrası rollerde beklentinin karşılanmaması, iş yaşamı ve ekonomik bağımsızlığından vazgeçmek zorunda kalma, eşin kıskançlığı nedeniyle farklı bir yaşam tarzını onaylamak zorunda kalma da çiftler arasındaki gerilimi tırmandırır.
 
ÇİFTLERİN SORUN YAŞAMA NEDENLERİ
Evlilik öncesinde çiftlerin birbirini tanıma fırsatı bulamaması, hayata bakış açısı ve beklentiler arasında ciddi farkların oluşu, alışık oldukları sosyoekonomik ve sosyokültürel düzey farklılığının belirgin oluşu, ebeveynlerin müdahaleci tutumları, bireylerin psikolojik sorunlarının yoğunluğu ve karşı karşıya kalınan problemleri çözmede kişisel becerilerin eksik oluşu çiftin arasında sorun yaşanmasına neden olabilir. 
Gerçeği yansıtmayan tahminler, yaşanan bir olumsuzluğu diğer alanlara da genelleyerek varsayımlarda bulunma, küçümseme, karamsarlık, endişe, yok sayma, saygı düzeyinin korunmayışı, tolerans eksikliği, yaşanan sorunları bir kişiye mal etme, fedakarlık yaptığı halde buna değer verilmediği yönündeki düşünceler de çiftler arasındaki sorun çıkmasına, eğer sorun varsa da derinleşmesine neden olabilir.
 
ÇİFTLERİN SORUNLARINI ÇÖZMELERİNE YARDIMCI OLACAK ÖNERİLER
Kişi öncelikle empati yapmalı, yani müstakbel eşinin ne yaşadığını hissetmeye çalışmalı, onun düşüncelerini dinlemeli ve kendini onun yerine koymalıdır. Empati karşılıklı yapıldığında, iletişim sorunları kısa sürede çözülebilir.Bunun dışında kişiler öz eleştiri de yapabilmeli ve hatalarında ısrar etmemelidir. Hatayı fark edip düzeltmenin bir erdem olduğu unutulmamalıdır. Kişi, müstakbel eşin yaptığı özeleştiriye galibiyet kazanmış edasıyla yaklaşmamalı, kendisini anlamaya çalıştığı ve bunda başarılı olduğunu gördüğü için teşekkür etmelidir. Ailelerin kendileriyle ilgili hayallerini bilen kişi bunu müstakbel eşiyle paylaşmalı, bu konuda ondan yardım istemeli, ailelerin karşı karşıya gelmesinin önüne geçilmelidir. Çünkü bazı ailelerde nezaket konusunda yeteneksiz, yıkıcı tutum sergileyen kişiler olabilir.  
 
EVLİLİK TERAPİSTİNDEN DESTEK ALMAK GEREKİR Mİ?
Evlilik terapistlerinin, kendi düşünceleriyle taraflardan birini ikna etmeye çalışacağı ön yargısı maalesef yaygındır. Çiftler iletişim bozukluğu yaşandığında haklı olduklarını, bir başkasının fikrine ihtiyaç duymadıklarını söyleyerek çoğu zaman terapiste gelmeyi kabul etmez. Halbuki terapistin görevi onlara ne yapacağını söylemek değildir. Evlilik terapistlerinin amacı; aralarında kendilerinin farkında olmadıkları iletişim sorunlarını tespit etmek, birbirlerini anlamalarını sağlamak, sorunlarını konuşarak çözebilecekleri bir süreç başlatmaktır. 
 
KİMLER, NE ZAMAN EVLİLİK TERAPİSTİNE BAŞVURMALIDIR?
Evlilik terapistine başvurmak için belli bir zaman yoktur. Evli çiftler başvurabildiği gibi, evlenmek üzere olanlar da terapiste başvurabilir. Hatta evlenme aşamasında olan kişiler başvurduğunda, daha olumlu sonuçlar alınabilir. Çünkü yeni başlayan bir ilişkiyi yapılandırmaya çalışmak, bozulmuş bir ilişkiyi düzeltmekten daha kolaydır. 
 
Uzm. Dr. Orhan Karaca
Psikiyatri Uzmanı
 
www.emseyhospital.com
 
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.