24 Kasım 2024
  • İzmir6°C

CUMHURİYET BAYRAMI KUTLU OLSUN

Yaşar Eyice

29 Ekim 2016 Cumartesi 13:23

CUMHURİYET BAYRAMI KUTLU OLSUN

Yaşar Eyice / Yeni Vizyon Gazetesi

‘Cumhuriyet’ resepsiyonu’ böyle olur!

Bir çivi bir nalı kurtarır..
Bir nal bir atı kurtarır...
Bir at bir yiğidi kurtarır,
Bir yiğit Mustafa Kemal memleketi kurtarır...
Bugün 29 Ekim 2016...
Yani Cumhuriyet Bayramı...
Bayramların en büyüğü...
Çünkü başlamak değil, bitirmek önemlidir...
Her cümlenin noktalandığı ve buluştuğu yer...
Bunu da Mustafa Kemal ile arkadaşlarına borçluyuz...
Yok olmuş, parçalanmış vatanı tekrar bütünleştirdikleri için...
Bakın İzmirliler ne diyor?
Necla Sağer, ‘Ne senden vaz geçeriz, ne de senin eserinden...’
Ruhan Yağcı, ‘Bugün bir kadın olarak başım dik yürüyorsam, bir şeyler yapmışsam ve yapabiliyorsam Teşekkürler atam...’
Aynur Can, ‘Biz cumhuriyet çocuğuyuz, başkalarının ne olduğu bizi ilgilendirmez...’
İzmir’de bir anket yapıldı.
Soru basitti: ‘sağcı mısın, solcu musun?’
Hani bazı sanatçı geçinenlerin ya da ikili oynayanların, ‘Futbolcuyum!’ diye yanıtladığı soru...
İzmir’de ise tek popüler cevap verildi:
‘Atatürkçüyüm’
Mustafa Kemal Atatürk ne demişti?
Evet İzmirliler de seçimin, her zaman iyiden, doğrudan, güzelden yana yaptı, yani Mustafa Kemal’den, Atatürk’ten
‘Ben size özgür olmayı öğrettim! Uygar yaşamı seçin ve medeniyeti yaşayın diye...’

*- Halkın katılımı ile...

Vilayetten, yani İzmir Valiliğinden yapılan resmi açıklamaya göre; Cumhuriyetimizin 93.yıl dönümü kapsamında İzmir Valimiz Erol  Ayyıldız tarafından 29 Ekim 2016 Cumartesi günü saat 19.30'da  Konak Meydan'ında tüm halkımızın da katılacağı Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu verilecek.
İşte bu!
Bayramlar halkla iç içe kutlanır...
Halkın katılımıyla kutlanır...
Yoksa üç beş zevatı bir araya getirmek, özel davetiye vermek, halkın parasını onlara yedirmek için değil...
Bir bakıyorsunuz, şehrin kurtuluş günü...
Yine aynı terane...
Belli kişiler çağrılmış, belki de bunlardan bazısına ‘protokol’ adı veriliyor...
Yani çoğu gelip geçici kişi...
Yesin, içsin, eğlensin...
Zaten bunlar körlerlerle sağırlar örneğinde olduğu gibi her gece bir davette beraber değiller mi?
Sokaktaki vatandaş nerede?

*- Ha sahi nerede bunlar?

İzmir’de bir vali vardı...
Diyarbakır’dan buraya eskortlarlarla, şehir turu atarak gelmişti...
Keç kez onunla ilgili yazılar yazdım...
Umudu burayı sıçrama tahtası yapak, bazılarının sırtına basarak, yandaşları da yanına arak Ankara veya İstanbul’a gitmek...
Ne oldu?
Nereye gitti?
Güvendiği dağlara kar yağmıştı...
Aklıma bu hikaye geldi...
Bir emniyet müdürü vardı, düne kadar...
O da halktan kopuktu...
Kaç kez ‘Sen nerdesin?’ diye yazdım...
Şimdi, o da o sevgili valisinin yanında...
AKP’li milletvekili ağabeyinin pili, yani gücü bitmiş olmalı...
Ona ‘Yar saçların lüle lüle!’ şarkısını bile söyleyemedim...
Uçmuş gitmiş...
Daha doğrusu uçurmuşlar, güvendiği isimler...

*- Tarihe geçecek

Ama bence şu yeni Vali Erol Ayyıldız kafamdaki tüm soru işaretlerini sildi bir tek davranışı ve kararı ile, İzmirli olarak çok önem verdiğimiz Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunu halkla beraber iç içe kutlama kararına imza attığı için...
Tarihinde beki de ilk kez Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu,  Konak Meydanı / Hükümet Konağı önünde 19.30-22.00 saatleri arasında yapılacak.
O da bir gün İzmir’den ayrılacak, ama benim inancım ayak oyunları olmadığı takdirde Bakanlığa kadar yükselir...
Olur mu?
Olur tabi, örnekleri var...
Vali Kutlu Aktaş gibi...

*- Kılıfına uydurma denir mi?
 
Sürprizin büyüğünü  önceki akşam yaşadım.
Yalnız ben değil Türkiye’nin duyunca şaşkınlık duyacağını sanıyorum.
Ankara Ticaret Odası'nda (ATO) 8 yönetim kurulu ve 5 yedek yönetim kurulu üyesinin istifasının ardından yapılan ATO Meclis toplantısında da Başkan Salih Bezci de istifa etti.
Ve büyük bomba patladı!
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in oğlu Osman Gökçek resmen adaylığını açıkladı.
İşin garibi başka aday yok...
İşin garibi; Osman Gökçek'i destekleyen isimlerden birinin de ATO eski Başkanı ve CHP eski Milletvekili Sinan Aygün olduğu ifade ediliyor. Aygün, Salih Bezci ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte Ankara'nın en ünlü alışveriş merkezlerinden biri olan Panora AVM'nin ortakları arasında yer alıyor.
İşin garibi; Bezci, istifa etmeseydi başkanlık koltuğunda görev süresini tamamlayıncaya kadar oturabilecekti.
Böylece Osman Gökçek'in ATO Başkanlığı da 'resmen' mümkün olmayacaktı.
İstifanın ardından Gökçek'in önü açılmış oldu.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun İstanbul'da Başbakan Yıldırım ile birlikte olması nedeniyle katılmadığı meclis toplantısına Sinan Aygün'ün gittiği öğrenildi.
 
*- Bezci’nin sözleri
 

Bezci, şu sözlerle istifasını açıkladı:
‘12 sene başkan yardımcısı, 5 sene başkanlık yaptım. Çok iyi şeyler yapmayla çalıştık. Yönetim kurulu başkanlığından bugün istifa ediyorum. Bundan sonra benim ağzımdan ATO aleyhine hiçbir söz çıkmayacak. Bu kurum aleyhinde de kimse konuşmasın. Birlik ve beraberlik içinde olalım. Yönetim kuruluna kim gelirse ben buna başarılar diliyorum. Allah onların yanında olsun. Hata ettiysek özür diliyorum hakkınızı helal edin.’
Adaylığını açıklayan Osman Gökçek, gazetecilerin istifa eden meclis üyeleri ile ilgili sorusuna, ‘Bunu istifa edenlere sormak lazım. Zannediyorum kendi aralarında aldıkları bir karar. Buna da saygı duymak lazım’ dedi.
 
*- Ankara Ticaret Odasında neler yaşandı?
 
Bezci'den boşalan başkanlık koltuğu için en güçlü aday Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek'in oğlu, Beyaz TV Genel Müdürü Osman Gökçek.
Gökçek'in başkanlığa giden yolu, Ekim ayının başında ATO Medya Meslek Komitesi'nden 4 asil 5 yedek üyenin istifa etmesiyle başladı. Sözkonusu istifaların ardından 19 Ekim'de boşalan komite üyelik seçimlerinde Osman Gökçek aday olarak Meslek Komitesine, buradan da ATO Meclis üyeliğine girmiş oldu.
Osman Gökçek'in ATO Başkanlığına aday olabilmesi için ATO Meclis Üyesi olma şartı bulunuyordu ki bu hamleyle gerekli şart yerine getirilmiş oldu.
 
*- Yedekler niye istifa etti?
 
Organ seçimleri yönetmeliğine göre ATO'da yönetimin istifa etmesi ya da başka nedenle ayrılması durumunda 10 yedek yönetim kurulu üyesi, kalan süreyi tamamlamak üzere otomatik olarak yönetimi devralıyor. Ancak ATO'nun yönetim kurulu üyesi Ayhan Atalay'ın yurtdışına kaçması sonrasında, yedek üyelerden biri asil üye olmuştu.
1 yedek üye istifa etmiş, bir diğerinin ise üyeliği düşmüştü.
Dolayısıyla yönetim kurulu yedek üye sayısı 7'ye inmişti ki; dün bunlardan 5 tanesi asil üyelerle birlikte istifasını verdi.
Yönetmeliğe göre yönetim kurulunda karar yeter sayısının yani başkanla birlikte 11 üyeden 6'sının bulunması yeterli oluyor ve yedek üyeler bunu sağladığı takdirde olağanüstü seçim yapılması gerekmiyor.
Ancak yedek üyelerin de istifa etmesi nedeniyle ATO Meclis'inin hem yönetim kurulu asil hem de yedek üyeleri seçmesi gerekecek.
 
*- Etkilenmemek elde mi?

Dün bana da gönderilen bir tanıtımı daha doğrusu ilanı okudum.
Zekice hazırlanmış, hoşuma gitti...
Genelde ‘gezi’ bilgilerini Gazeteci A.Buğra Tokmakoğlu’ndan öğrenirim.
Hafta sonları da  paylaşmaya çalışırım.
Bu hafta ise gelen yazıyı sizinle paylaşayım...
Yorumu da baştan yapayım...
Bu tür organizasyonları İzmir’deki şirketlerimizden İzmir çıkışlı olarak bekliyoruz...
Buyrun okuyalım:
‘Günaydın!
Cuma akşamı yola çıksak,
Otobüsümüzde,soğuk, sıcak içecekler, buzlu bardaklar, kuru yemişler, olsa...
Ardından sınırda gümrüksüz alışveriş yapıp, sabah kahvaltımızı Kavala'da mükellef bir açık büfe'den alsak...
Günün ilk kahvelerine kadar kısa bir yolculuk yaptıktan sonra bizi Motive edecek, ruhumuzu aydınlatacak, gururumuzu okşayacak bir yere
ATATÜRK'ün doğduğu eve gitsek...
Takiben Selanik Şehri'ni görüp günün ilk kahvelerini içsek...
5 Yıldızlı Merkezi otelimize yerleştikten sonra kimi çarşıya pazara çıksa,
Kimisi de akşam taverna öncesi bir kaç saat uyusa...
Cumartesi akşamı yürüyerek taverna'ya gitsek...Yunan Mutfağının güzelliklerini tatsak,
‘OUZO, Plomari mi yoksa Barbayanni mi olmalı?’ konusunu tartışsak,
Bouziki nameleri bizi sahneye çekse...
Çıkışta Selanik gece hayatını, sokaklarda eğlenen, dans eden insanları, görsek...
Kimimiz sabaha kadar eğlensek, kimimiz 5 yıldızlı otelimizin rahat yataklarında deliksiz bir uyku çekse...
Sabah kahvaltıda lokmalı, helvalı, omlet'li, meyvalı, müthiş bir kahvaltı edip; Yine denize karşı kahvelerimizi içip yavaş yavaş yola koyulsak...
Dedeağaç'ta öğle yemeği yedikten sonra ufak molalar ile Pazar akşamı İstanbul'a oradan İzmir’e ulaşıp evlerimize kavuşsak...
Nasıl olur?’
Sorunun yanıtını siz verin...
Gezinin en güzel yanı, yeni insanlarla tanışmadan da öte, Selanik’i ve Mustafa’nın, Mustafa Kemal’in doğduğu evi ziyaret etmek bence
Ya sizce?


****
KURDELA

Çiğli’de bayrak dağıtımı

Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan Cumhuriyet Bayramının daha coşkulu kutlanması amacıyla Çiğli sokaklarını gezerek esnaf ve vatandaşa Türk bayrağı dağıttı. Yoldan geçen vatandaşlar ve Çiğli esnafı tarafından büyük ilgi ve memnuniyetle karşılanan bayraklar kısa sürede dağıtıldı.
Başkan Hasan Arslan’a CHP Çiğli İlçe Başkanı Zeynel Mertoğlu, ilçe yöneticileri ve belediye bürokratları da eşlik etti.

*- Gezilebilecek bir sergi

Konak Belediyesi’nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Karikatürcüler Derneği İzmir Temsilciliği ile birlikte hazırladığı ‘Cumhuriyet ve Atatürk’ konulu karikatür sergisi Konak Belediyesi’nin Neşe ve Karikatür Müzesi’nde açıldı. Konak Belediyesi de bu arada Türk Bayrakları dağıttı...


*****
ANLAYANA

*- Kötü insan hiç kimseye iyi niyet beslemez, çünkü o herkesi kendi gibi görür.
*- Ustaya sormuşlar; ‘Her şeyi kaybettik, ne yapacağız?’ Üstat cevap vermiş; ‘Çay koy, yeniden başlayacağız!’
*- Seviyorsan; Bugün sor bugün ara, yarına; kim öle, kim kala...
*- Zor iş be ustam sevmek! Ya doğru insanı beklerken yalnızlıktan ölürsün, ya da yanlış insana katlanırken ömrünü verirsin!
*- Ne diye böbürleniyorsun, büyükleniyorsun, doğumun bir damla su, ölümün bir avuç toprak değil mi?
*- Dost diye bir şey yok azizim, sen iyi isen herkes iyi!
*- Dostluk gül olmaktır, yaprağı ile de, dikeni ile de...
*- İnsanların birçoğu nezaket kuralı gereği ağzı dolu iken konuşmaz, fakat kafaları boşken konuşmaktan hiç çekinmezler.
*- Şunları israf etmeyin; Yaşamı, zamanı, sevgiyi, saygıyı ve en çok da iyi niyeti...
*- Öyle bir an gelir ki, bazı yolların dönüşü, bazı hataların özrü, bazı insanların anlamı olmaz....
*- Ben aşk nedir bilmem; eski kafalıyım, bir seni bilirim, bir de adın geçince sıkışan kalbime...
*- Ne güzel demişler; yaşamak direnmektir, sevmek ise güvenmektir.
*- Beni hayat yormadı, beni değer verdiğim insanların değişmesi yordu.
*- Mutlu olmak için villa gerekmez, sıcak bir kuzine, bir bardak çay, iyi bir dost ve bir avuç mutluluk yeter.
*- Belki aslan ve kaplan kurttan daha güçlüdür. Fakat hiçbir kurt sirkte soytarılık yapmaz.

 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.