ALİ RIZA KAPTAN YAZDI YENİ PARTİ

Yeşiller ve EDP nin birleşmesi .. yeni parti.../ Ali rıza KAPTAN/ ALİAĞA

12 eylül den sonra solda önce halkçı parti kuruldu, sonra CHP, DSP ve 5-6 yıl sonra da TBKP, SBP...90 lı yılların solda heyecan yaratan en dikkate değer oluşumu da YDH oldu..bugün bile altına imza atılabilecek manifestosu ve kurucuları ile büyük umutlarla karşılanan YDH önceleri hareket olarak doğdu ve sonra partileşti..partileşmesiyle birlikte ilk seçimde en azından koalisyon ortağı olacağı tahminleri bile yapılmıştı..sonra partinin ağır topları arasında anlaşamazlıklar ve partiden bazı isimlerin ayrılması ve ilk seçimde büyük bir hüsran..

Ne oldu? nerede bu partiler?..geriye sol mu değil mi tartışmaları hiç bitmeyen ve genel başkanı eski bir yüksek bürokrat olan CHP kaldı..

Neden solda kurulan bu partiler yaşamıyor?..referansı müslümanlık olan AKP yaşıyor, referansı kemalizm ve devletçilik olan CHP yaşıyor ama referansı  özgürlük ve demokrasi olan sol bir parti, neden yaşayamıyor?..ve şimdi referansı özgürlük demokrasi ve ekoloji olan sol bir parti yaşayabilir mi?..

Şu hiç bir partinin dokun(a)madığı siyasi partiler yasasına bir bakalım..

Siyasi partiler yasası madde 4; - Siyasi partiler, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarındandır. Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı olarak çalışırlar. Siyasi partilerin kuruluşu, organların seçimi, işleyişi, faaliyetleri ve kararları Anayasada nitelikleri belirtilen demokrasi esaslarına aykırı olamaz.

Kemalizme bağlı kalarak kemalist despotluğu nasıl yıkacağız bir yana, bu devlet yukarıdan aşağıya örgütlenmiş, tepeden inme yönetilen merkezi bir yapıya sahip..ve bu devlet kendisini yönetecek veya değiştirecek siyasi partileri de sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarını da kendine benzetmek için,

Sendikalar yasası ile sendikaların,

Dernekler yasası ile derneklerin,

Meslek kuruluşları-odalar yasası ile de meslek kuruluşlarını ve odaların hepsini çıkarılan yasalar,tüzükler ve yönetmeliklerle merkezi olarak yapılandırmış..

Açın bakın sendikalar yasasını, genel başkanın, GYK nın yetkilerine bir bakın..genel başkan tek başına bütün sendikal faaileyetleri tek başın yürütebiliyor..30 yıl-40 yıl genel başkanlık yapan sendika liderleri(!)

Siyasi parti genel başkanları, sanki birer padişah.."kendisini seçecek olanları seçme demokrasisi" ..

Tanrı aşkına, gazetelerde her zaman okumaz mıyız sendikanın şübe başkanı görevden alınmış..filan partinin il yönetimi fesh edildi ve bu gibi haberler..

Ne siyasi partilerde, ne sendikalarda, ne derneklerde ve meslek kuruluşlarında demokrasi yoktur..çünkü tüzükleri öyle..çünkü yasalara uymak zorunda tüzükler..

Siz ne kadar iyi niyetli olursanız olun, taban denilen iddiasız insanlardaki onun bunun peşinden gitme alışkanlığı..ve daha buna benzer bir sürü şeyler..yok yönetime kim girdi?..o girmeseydi bu girseydi kırılmaları..küsmeler..yetmezmiş gibi hırslar..menfaatlar..program, tüzük saçmalıkları..aşınmalar, aşındırmalar.

Parti kurduğunuz anda devlete benzemenin ilk adımını atmış bulunuyorsunuz..SDP, YDH bu yüzden bu gün yoklar..

Bence bu devleti önce özgürleştirmek gerekir..bunun içinde sol sağ ayrımı, politik ayrılıklar, din, mezhep, cinsiyet, cinsel tercih gibi hiç bir ayrımı gözetmezden sadece özgürlük ve demokrasi için bir forum hareketi..

Aydınlık için bir dakika karanlık, yetmez ama evet..bir çatısız forum hareketinin başarılı olduğunu gösterdi..bu siyasi partiler yasası ve YDH deneyimi varken...hala partileşme sevdalarını anlayamıyorum..bunun yerine yetmez ama evet veya anayasa platformu veya kMM leri bir şekilde canlandırılamaz mı?.

Yeni parti kurarak veya öyle 50- 100- 300 saygın insanın imzaladığı bildirilerin bir anlamı vardır kuşkusuz..ama şimdi bu yeni parti kurucuları özgürlük ve demokrasi için, mesela her hafta bir kentte ..,sadece bir konuşmacının konuşacağı mitingler düzenleseler..ankara..izmir..istanbul..mersin..diyarbakır çorum..gibi ...her hafta bir ilde...hiçbir pankart taşımadan..taşıtmadan..sadece özgürlük ve demokrasi isteyenler yani..kimliksiz yani..hangi parti, hangi oda, hangi sendika değil..birey olarak..sendikalar veya partiler veya dernekler katilacaklarını bir şekilde duyurabilirler..ama kimliklerini alana taşımadan..

Her mitingte o bildiriyi hazırlayan yani halkı demokrasi ve özgürlük için alanlara çağıran saygın insanlardan her bir ayrı ayrı her mitingte sadece bir konuşma yapsalar..

Bence yeni parti kurmaktan daha iyi olur..parti kurmak, birlikteliğin ifadesidir ama ayrıca diğer birlikteliklerden de ayrılığı ifade eder..özgürlük ve demokrasi için partine uzak duran insanları dışarıda bırakmak gibi bir lüksün olmamalı..

Hiç kimseye, partiye karşı değil..sadece özgürlük ve demokrasi isteyen bir  hareketin çatısı mı olur?..yani yeni kurulacak parti ne isteyecek ki özgürlük ve demokrasi olmadan?..önce özgürlük ve demokrasi olmalı ki taşlar yerine konabilsin..sola sol, sağ sağ, demokrasiye demokrasi denebilsin. çekoslavakya bir sivil forum hareketiyle özgürleşti..

İlla parti kurulmalı diyenlere bir önerim var..hiç olmazsa siyasi partiler yasasını, anayasayı delen bir tüzük ve program yapsınlar..şöyle demokratik standartlara göre yani mesela sanki partiyi almanya'da fransa'da kuruyormuş gibi, sanki siysi partiler yasası yokmuş gibi.. bakarsınız bir iki ihtardan sonra baş savcı partiyi kapattırmaya kalkar, iş anayasa mahkemesine gider ve anayasa mahkemesi de mevcut siyasi partiler yasasının ve anayasanın çağdaş filan olamadığını söyleyerek tüzüğü onaylar veya iş AHİM'e taşınır..sonunda belki de yüzümüz güler..ve böylece yeni parti daha doğarken demokrasiye bir armağan vermiş olur..