İzmir'de ses seda yok

İĞNE ÇUVALDIZ MESELESİ...

Yaşar Eyice / Yeni Vizyon Gazetesi 

Dört gündür bekliyorum...

Acaba İzmir’den birileri ‘Ne oluyor?’ diyecek mi, diye...

Nedense çıt çıkmıyor...

Herkes kendi âleminde...

Hep ‘iğneyi kendine çuvaldızı başkasını!’ deriz ya,  bu atasözünün bir versiyonu olarak düşünebiliriz, anatacaklarımı...

Geçen hafta İzmir’in ilçelerinden birinin, methiyesi yapılan hastanesine gittim.

Güvenlikçi bile ‘Şu gazeteciler çok yalancı!’ dedi.

Yandaşlardan söz etmediği gerçek...

Çünkü; başhekim hep yandaş basından ve de şimdi moda olan demokrasiden söz edip duruyor.

‘Hürriyet, anayasa, eşitlik, kardeşlik, dostluk, barış!’ gibi ulvi sözcükleri kullansa PKK’lı diye şüpheye düşeceğim!

Daha önceleri yazmıştım, bu sözcükleri kullananlara dikkat edin bakın, hepsi dağlardan talimat alan vatan hainleri ve bölücüler, diyerek örnekler verdim.

Şimdi ise şartlar değişti, hepsinin ne mal oldukları, gerçek kimlik ve düşünceleri devletimizin yetkilileri ve de başta İzmir Milletvekili Başbakan Binali Yıldırım tarafından belirlendi.

Yakında yeni temizliklerin olacağını, Hükümet yetkililerinin ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarından çıkarıyorum.

*- HERKES KENDİNE YONTUYOR

 Ama çıkaramadığım bazı konular ve gelişmeler var.

Dediğim gibi İzmir’den çıt çıkmıyor ama ben bile duyuyorum...

Bilinmesinde yarar da görüyorum.

Terzi söküğünü dikemezmiş ya onun gibi bir şey...

Anlatayım:

Hafta başında kısa adı  (TSYD) olan Türkiye Spor Yazarları Derneği’den şu mesaj geçildi:

‘Değerli üyemiz, Yönetim kurulumuzun son toplantısında Yılmaz Coşkun (İzmir), Metin Gören (Ankara), Kerim Hoşfikirer ‘Adana), TSYD’de asbaşkanlık görevine getirilmişlerdir. Kendilerine yeni görevlerinde başarılar dileriz TSYD-‘

Hoppala...

Fol yok yumurta yok iken bu mesajın anlamı ne?

Merak ettim, birkaç spor yazarını aradım sordum?

‘İstifalar mı oldu, yoksa gerek mi görüldü?’ diye...

Onlar da habersiz ve bilgisiz...

Biliyorsunuz, Türkiye Futbol Federasyonu ile bazı kulüplerdeki FETÖ’cüler temizlendi.

Hatta,  Galatasaray muhabirliğinden, TSYD Genel Başkanı  seçilen Oğuz Tongsir için bile bazıları kıskandığından mı neden, ‘FETÖ’cü’ ihbarı yaplışlar.

Savcı da ‘yok böyle bir şey!’ demiş...

Bunu da yine Oğuz Tongsir’in, daha doğrusu TSYD’nin yaptığı açıklamadan duyduk.

Hainleri sevmiyoruz...

Ama baksanıza TSYD’nin içinde hainler ve fesatlar varmış ki, Başkana hainlik yapmışlar!

Oldum olası, Türk Bayrağı’nı asmayan, özellikle devlet memurları ile belli yerlere gelenlere olumlu gözle bakamıyorum.

Yine hatırlatayım:

İzmir’e göç etmiş bazı kendini bilmez esnaf, yerli esnafa, ‘Sakın ha Bayrak asmayın, bomba atarlar size de çevredekilere de yazık olur!’ diye sözde uyarıcılık yapıyorlardı.

Amaç belli, Türk Bayrağı astırmamak...

Sıkı mı bir şey yapmaları...

Polisimiz bunlar daha düşünce halindeyken yakalayıp, tesirsiz hale getiriyor.

*- HIZLARINI KESEMEDİLER

 Aradan bir gün geçti...

TSYD’den bir başka açıklama yapıldı...

03 Ekim’de; ‘TSYD Tarihinde ilk kez seçimle gelen bir Yönetim Kurulu bazı üyelerin girişimiyle imza toplanarak görevden uzaklaştırılmak istenmektedir.

Bu hareket TSYD tarihinde bir ilk olacak ve gelecek için büyük sorunlar yaratacaktır. Bir Yönetim Kurulu yolsuzluk yapmadığı takdirde görev süresini tamamlayarak gider.’ denildi.

Hatta yönetim kurulunun çoğu uydurma gerekçelerle karalanmak istendiği iddia edildi.

Oğuz Tongsir bir defalığına seçildiğini açıklamıştı.

Ama benim de bazı üyeler gibi kabul edemediği nokta, 53 yıllık dernek rozetinin değiştirilerek, üzerindeki Türk bayrağının çıkarılması ve tepki üzerine tekrar üzerine iliştirilmesiydi.

Ve de, İzmirlileri hakaret ederek, ‘Buraya adımınızı atamazsınız’ demişti...

Bu sözleri ederken, yanında Genel Sekreter de vardı...

Ve de İzmirli Foto Muhabiri, sarı Basın kartlı Erkan kardeşimizin Akhisar Belediyespor maçına girişini engellemişti.

Bunları geçeyim....

Bakın daha sonra Ankara Şubesi, İzmir’den önce harekete geçerek şu açıklamayı yaptı:

*- BİZDEN IRAK OLSUNLAR!

 10 maddelik üç sayfa tutarındaki açıklama, Türk Spor Kamuoyunun Değerli Spor Adamları ve Seçkin Spor Yazarları’na gönderildi.

Özeti şöyle:

‘TSYD Yönetim Kurulu tarafından 3 Ekim tarihinde TSYD üyelerine e-posta yoluyla gönderilen duyuruya, yine gerçeklerle yanıt verme gereği doğmuştur.

Öncelikle, Seçimli Genel Kurul için imza toplanmasını, bir karalama gibi göstererek, spor yazarları camiasının demokratik hakkını kullanmasının önüne set çekmeye çalışmak hiçbir sivil ve özgürlükçü düşünce anlayışıyla bağdaşmaz.

Madem TSYD Yönetim Kurulu yolsuzluk yapmadığını öne sürüyor, o zaman güven tazelemek için, Olağanüstü Seçimli Genel Kurul kararı alarak, derneği seçime götürür ve böylece Genel Kurul iradesi, halen görevde bulunan TSYD Yönetim Kurulu’na göreve devam için ya yeniden yetki verir, ya da bu Yönetim Kurulu’nun, TSYD’nin kamuoyunda bu güne kadar oluşmuş imajını zedelediği hükmüne vararak yönetimden uzaklaştırır.

Sandığın ecele faydası yoktur !!!’

Çok ağır suçlama...

Bunun içinde bizim dostumuz bazı İzmirliler de var...

Bir iki maddeyi paylaşayım:

‘TSYD Genel Başkanı en sorumlu kişidir. Ama kararları Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte alır. Buraya kadar her şey doğru ama, örneğin TSYD’nin yeni logosu, Antalya’daki zirvede kamuoyuna açıklanmadan önce Yönetim Kurulu’nun kaç üyesi ile paylaşılmıştır?

*- SPOR, FUTBOL DEĞİLDİR

 Türk Bayrağı’nın, Derneğin kuruluş tarihinin olmadığı ve sporun yalnızca futboldan ibaret olduğu izlenimi uyandıran ilk logo taslakçığından neden alelacele vazgeçilmiştir?

Bu logo taslakçığı için hangi şirkete ve Yönetim Kurulu’nun hangi sayı ve tarihli kararıyla kaç Lira ödenmiştir?

Dernek geleneğinden, spor ahlakından söz edenler, konu Haliç Üniversitesi’ne gelince,

‘Vallahi bu antlaşmayı biz yapmadık, önceki yönetim yaptı’ bahanesiyle topu niye taca atmaktadır.

Eski Yönetim Kurulu’nda şimdiki yöneticiler Oğuz Tongsir, Mustafa Yener, Erhan Köknar ve Yılmaz Coşkun yok muydu?

Bir anlaşmaya imza atan taraflardan biri değişince, değişen tarafın, karşısındaki hükmi şahsiyetten yeni bir sözleşme talebinde bulunma hakkı, Hukuk Fakülteleri’nin 1. sınıfında okutulan Temel Hukuk dersinin başlangıç ilkelerindir.

Bildiride ‘Geçmiş borçlar 5 Ekim’de yapılan ödeme ile tamamlanmıştır’ deniliyor.

2015 yılı 5 Ekim’inde böyle bir ödeme yapılmamıştır.

Bildiri 3 Ekim 2016 tarihinde yayınlandığından 2016 yılı 5 Ekim’inden söz edilmediği de aşikardır.

Genel Başkan Oğuz Tongsir ve Yönetim Kurulu, tarihteki bu muallaklığı ortadan kaldırılmayı düşünüyorlar mıdır?

*- OLUR MU?

Bildirideki 3. Madde’de yine bir ‘Vallahi biz yapmadık, önceki yönetim yaptı’ vakası yer almaktadır.

‘Basiretli Tüccar’ gibi davranmayan Teras Gıda’ya, Yönetim Kurulu’nun hangi sayı ve tarihli kararıyla tahliye ve haciz davası açılmıştır?

Bu kararın altında Hangi Yönetim Kurulu Üyeleri’nin imzası vardır? Ayrıca, TSYD Yönetim Kurulu’nun Kasım ayında yapılacak, yani daha gerçekleşmemiş duruşmadan çıkacak kararı önceden bilmek gibi bir müneccimlik hüviyeti de mi mevcuttur? 

TSYD Yönetim Kurulu’nun, bu olmamış duruşmaya karar biçmek gibi bir işe soyunmasının yüce Türk Yargısı’nın kulağına gitmemesini umuyoruz !!!

Bir yıl önce Ankara’ya gönderilen araç şu anda elbette gündemdir. Çünkü sorun, kamu yararına çalışan derneklerde, Dernek Yöneticileri’nin, dernekle hiçbir ticari ilişkide bulunamayacağı ile ilgilidir. Aracın,  Yönetim Kurulu’nun hangi sayı ve tarihli kararıyla derneğe satıldığı ve yine TSYD Başkanı Oğuz Tongsir’in araç bedelini hangi tarihte bağışladığı meçhuldür?

Bu konuda yapılan çelişkili açıklamalar da dikkatlerden kaçmamaktadır. Yönetim Kurulu’nun 16 Ocak 2016 tarihli açıklamasında ‘Genel Başkan Oğuz Tongsir, 12 Ağustos 2015 günü eşinin arabasını 5-6 bin lira eksik bedelle derneğe satışını yapmış, aradan altı ay geçmesine rağmen parasını almamıştır. Hiç yakışık almayan söylentiler üzerine o parayı da almaktan vazgeçmiş, söz konusu miktarı TSYD’ye bağışlamıştır’ denilmesine karşın, 3 Ekim 2016 tarihli bildiride ‘araba parasının geri ödeyerek aracı TSYD’ye bağışlamıştır’ ifadesi kullanılmıştır.

Yani bir açıklama da parayı hiç almadığı, diğerinde ise alıp bağış yaptığı ifade edilmektedir. Hangi açıklama doğrudur? Sayın Tongsir’e ödeme yapıldıysa, ödeme miktarı nedir. Sayın Tongsir bağış yaptıysa bağış miktarı ne kadardır?

Bu konudaki çelişkileri de ortadan kaldırmayı düşünüyorlar mıdır?

TSYD Genel Başkanı ve üyeleri e-posta duyurusuyla yenilenmiş Yönetim Kurulu’nun TSYD Ankara Şube Başkanı’nın yaptığı işleri denetimden kaçırdığı masalının spor kamuoyuna anlatılma çabası, olağandışı bir durumdur.

Çünkü, kuruluşu TSYD Genel Merkezi’nden eski olan TSYD Ankara Şubesi’nin geleneğinde şeffaflık ve katılımcılık vardır.

TSYD Ankara Şubesi’nin Denetim Raporu’nu bir önceki duyurumuza eklediğimiz için, spor camiamızı bu konuyla ilgili bir kez daha meşgul etmeyi gereksiz görüyoruz.

TSYD geleneğinde ‘aba altından sopa göstermek’ yoktur.

‘Genel Kurul’da disiplin yoluyla hiçbir üyeyi ihraç etmeyeceğinize dair verdiğiniz sözü” hatırlatarak, acaba sizi ihraç ederiz diye sözde gizli, aslında apaçık bir tehdidi mi gündeminize aldınız?

TSYD’den üye atılmayacağına dair bu sözünüzü not ettik.

Zaman, bu sözünüzün arkasında durup durmayacağınızı gösterecektir.

Bu bir sen ben kavgası değildir !!!

Bu kamuoyunda imajı sarsılan TSYD’nin güven tazeleme kavgasıdır.

O yüzden imza toplayıp, seçimli Genel Kurul’a gideceğiz. Makam, koltuk kaygısı olanların kaybedecek şeyleri vardır.

Derneğin onurunu korumaya çalışanlarınsa hiçbir korku ve beklentileri olmaz, olamaz.

*- ANKARA ŞUBESİ OLMASA...

 Övündüğünüz, övündüğümüz 12 ay kullanılacak havuzun yenilenmesi işinin ihale sürecine gelmesinin; TSYD Ankara Şubesi Yönetim Kurulu’nun, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Spor TOTO Teşkilat Müdürlüğü nezdinde yaptığı girişimler ve gösterdiği olağanüstü çabayla gerçekleştiğinin de üyelerimiz tarafından bilinmesinin iyi olacağı kanaatindeyiz.’

İşte durum bu...

Ben de geçenlerde, kendine güvenen her zaman meydana çıkar, yani genel kuruldan kaçmaz, demiştim...

Bakalım önümüzdeki günlerde neler olacak?

*- BİLEN, YAZAN, DUYAN VAR MI?

 Aslında bu yazıya;

MKSF Motosiklet Kullanıcıları ve Sporları Federasyonu ile Bergama Belediyesi’nin birlikte düzenledikleri ‘Motosiklet Festivali’ 7 Ekim Cuma Günü başlıyor.

Dünya Barış Kupası Uluslararası Masterler Futbol Turnuvası 6 – 9 Ekim 2016 tarihlerinde Kuşadası’nda gerçekleştirilecek.

Turnuvaya Türkiye’den 10, yurt dışından 6 olmak üzere toplam 16 takım katılacak.

Türkiye Süper Ligi 2016-2017 sezonunun altıncı haftası, oynanan 54 maçla geride kalırken, takımların gördüğü sarı ve kırmızı kart sayısında bir önceki sezona göre düşüş yaşandığı belirlendi.

2015-2016 sezonun ilk altı haftasında hakemlerin 254 sarı, 19 kırmızı toplamda 274 kart gösterdiği, bu sezonun geride kalan altı haftasında ise 239 sarı, 13 kırmızı toplamda da 252 kez kartlarına başvurdukları ortaya çıktı.

Türkiye'nin 'Barış' temalı ilk maratonu olan  Turkcell Gelibolu Maratonu’na Ege Üniversitesi adına katılan Nağme Burguç bayanlar genel klasmanında 4. oldu. Bu yıl ikincisi düzenlenen  maraton, ‘Barış için Koşuyoruz’ sloganıyla ve 6 bin kişinin katılımıyla düzenlendi, bunlardan haberiniz var mı? diyecektim...

*****

GÜNÜN MENÜSÜ

Mavişehir Rotaract Kulübü’ndan Günlük Yaşam Evi Projesi

Mavişehir Rotaract kulübü olarak 3 Ekim 2016 tarihinde geçmiş dönemde tamamladığı  günlük yaşam evi projemizin açılışını gerçekleştirecek.

Dr Oetker sponsorluğunda yapılacakkokteyl sonrası engellilerle

Kurabiye Workshop ve Uçurtma Workshop gerçekleştirilecek.

*- AGORA SOHBETLERİ BAŞLIYOR

2011 Yılından bu yana her kış döneminde takipçileri ile buluşan, farklı konu ve konukların ağırlandığı Agora Sohbetleri 7 Ekim Cuma günü yeniden başlıyor.

07 Ekim Cuma günü saat 16:00’da Agora Sohbetleri’nin yeni döneminin ilk konuğu Klinik Psikolog Özenç Ertan Öztekin olacak. Agora Alışveriş Merkezi A Blok Etkinlik Alanında gerçekleşecek olan söyleşide Özenç Ertan Öztekin, ‘Çocuklarda Okul Psikolojisi’ konusundan bahsedecek.

*-  ‘MODA 360’ BUCA’DA SERGİLENİYOR

Buca Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi (bbksm) 2016 kış sezonunu İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyeleri’nin hazırladığı muhteşem sergiyle açtı.

Üniversitenin 10 öğretim üyesi tarafından 30 eserin sanatseverlere sunulduğu Disiplinler arası Moda Çalışması ‘Moda 360’ başlıklı sergi, 24 Ekim’e kadar açık kalacak.

*****

GICIK

*- Her kadının içinde: Bir Melek, bir cadı, bir prenses, bir canavar vardır.

*- Yaşarken öleceğini bilen tek varlık insandır. Buna rağmen; kalp kırar, gönül yıkar, kötülük yapar. Üstelik hiç ölmeyecekmiş gibi, hem de hiç umursamadan.

*- Hüzne kapılmayın! Çünkü Allah adildir. Kimsenin ahını kimsede bırakmaz.

*- İşimiz nazardan, yolumuz düşmandan, kapımız nankörlerden uzak olsun...

*- İnsanlar eğlenebildikleriyle arkadaş olurlar. Anlatabildikleriyle dost, ağlayabildikleri ile ise kardeş.

*- Küçükle küçük, büyükle büyük olacaksın ama asla seviyesizin seviyesine inip de kendini küçük düşürmeyeceksin.

*- İnsanlar önce kendini, sonra haddini, en son da ne istediğini bilse hiçbir problem kalmaz.

*- Hava soğuduğunda gölge veren ağaçlar unutulur. Tıpkı işi bitince unutulan insanlar gibi...