Başbakan Binali Yıldırım, Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin TBMM Grup Toplantısı'ndaki sözlerine ilişkin, "Kılıçdaroğlu da bir şeye karar versin. Önce 'Amerikan modeli varsa buyurun gelin' diyor, biz de 'Buyurduk, hadi sen de buyur gel' dedik" dedi.
Başbakan Yıldırım ve beraberindekiler, Kütahya programı kapsamında helikopterle Tavşanlı ilçesine geldi.
Tavşanlı Ada Stadyumu'ndan, Başbakanlık otobüsüne geçen Başbakan Yıldırım, daha sonra Tunçbilek'teki maden sahasına hareket etti. Yolda vatandaşların sevgi gösterilerine karşılık veren Yıldırım, daha sonra Türkiye Kömür İşletmelerine ait Garp Linyitleri İşletmesi Ömerler Yeraltı Mekanize Maden Ocağı'na geldi.
Üzerlerinde maden tulumu ve baret bulunan Yıldırım, beraberindeki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, maden ocağına gelişlerinde yetkililer ve maden işçileri tarafından karşılandı.
Yıldırım, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, madencilerle en anlamlı iftarı yaptıklarını belirterek, yerin onlarca metre altında ekmek parası için ter döken işçilerle bir arada olmaktan, onların iftar sofrasına ortak olmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti.
Türkiye'nin son 14 yılda her alanda çok büyük mesafeler kat ettiğine işaret eden Yıldırım, özellikle enerjideki yeterlilik ve enerji güvenliği açısından ciddi anlamda olumlu gelişmeler sağlandığını bildirdi.
"65. Hükümet döneminde termik enerjide yerli kömüre çok daha fazla önem vereceğiz." ifadesini kullanan Yıldırım, "Termik santralleri daha çok teşvik edeceğiz, bunu teşvik ederken de yerli kömür kaynaklarımızın kullanılmasını özendireceğiz, hatta şart koşacağız. Böylece hem dışa bağımlılığı azaltmış olacağız hem de memlekette iş, aş, vatandaşımıza ekmek kapısı sağlamış olacağız." diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, madenciliğin çok zahmetli ve ağır bir iş kolu olduğunu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, Soma faciasının ardından bu alana yönelik çalışma hayatını yeniden ele aldığını anlattı.
Dünyada ne gibi emniyet tedbirleri varsa bunları yerine getirecek, çalışanların çalışma, istirahat saatlerine varıncaya kadar kapsamlı düzenlemeler yaptıklarına dikkati çeken Yıldırım, "Madende çalışan işçilerimizin emeklilikle daha erken yaşlarda, 50 yaşında emekli olmasını sağlayacak, yıpranmalarını emeklilik süresinden sayacak düzenlemeleri de hayata geçirdik. Dediğim gibi alın teriyle, bilek gücüyle çalışıp ekmeğini kazanan, kendisi kazanırken Türkiye'ye de kazandıran kardeşlerimize, madencilerimize ne yapsak hakkıdır, ne yapsak layıktırlar." dedi.
DEĞERLENDİRECEK BİR YANI YOK, HALT ETMİŞ
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yıldırım, Prof. Dr. Mustafa Aşkar'ın bir televizyon kanalında iftar öncesi yayınlanan programda namazla ilgili kullandığı ifadelere ilişkin soru üzerine, "Değerlendirecek bir yanı yok, halt etmiş. Kim söylediyse zırva." karşılığını verdi.
"Biz dinimizin değerlerini biliyoruz." diyen Yıldırım, "Dinimiz hoşgörü dinidir, dinimiz sevgi dinidir, dinimiz kardeşlik dinidir. Dolayısıyla bu ve buna benzer sözler asla kabul edilemez. Eğer böyle bir laf ettiyse çok büyük hata etmiş, hatanın ötesinde kısacası saçmalamış, zırva. Adı ne olursa olsun, unvanı ne olursa olsun yüzde 99'u, yüzde yüzü Müslüman olan bir ülkede böyle münasebetsiz laflar edenin asla Müslümanlar nezdinde hiçbir yeri yoktur." şeklinde konuştu.
KILIÇDAROĞLU DA BİR ŞEYE KARAR VERSİN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin TBMM'deki Grup Toplantısı'ndaki, eyalet sistemine dair sözlerinin hatırlatılması üzerine Yıldırım, şunları kaydetti:
"Kılıçdaroğlu da bir şeye karar versin. Önce 'Amerikan modeli varsa buyurun gelin' diyor, biz de 'Buyurduk, hadi sen de buyur gel' dedik. Şimdi başka bir mazeretin arkasına sığınıyor. Sağır sultan bile duydu, Türkiye, üniter yapıya sahip, tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek vatan olarak bölünmez toprak bütünlüğüne sahip bir ülkedir. Cumhuriyetin kuruluşundan beri bu bizim anayasamızın esasını teşkil eder. Şu anda verdiğimiz PKK'yla, terör örgütleriyle mücadelenin amacı da budur, hedefi de budur. Ülkemizin bağımsız bütünlüğünü, toprak bütünlüğünü sağlamak, milletimizin 79 milyonun kardeşliğine zarar getirmemek. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu, bugün böyle söylüyor, yarın böyle söylüyor, hangi söylediğine millet inanacak ben de merak ediyorum."
Yıldırım, gazetecilere yaptığı açıklamanın ardından madene inmek için son hazırlıklarını yaptı. Üzerinde isimlerinin yazılı olduğu baretler ve madenci tulumları giyen Başbakan Yıldırım ve bakanlar, madenci fenerlerinin baretlere takılmasının ardından madene indi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.