EGE ÜNİVERSİTESİ 50. YIL KÖŞKÜ SANAT GALERİSİ’NDE AÇIKLAMALI BELGESEL FOTOĞRAF SERGİSİ” NAURALAR” AÇILDI
Aliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi Ege Üniversitesi 50. Yıl Köşkü Sanat Galerisi’nde “Nauralar Asi Nehri Su Dolapları” açıklamalı belgesel fotoğraf sergisi tarih, kültür ve edebiyat severlerle buluştu. Serginin Açışına Ege Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Atilla Silkü ve Prof. Dr. Semih Ötleş, Genel Sekreter Prof. Dr. Bülent Özkan ve öğretim elemanları katıldı.
Ege Üniversitesi 50. Yıl Köşkü Sanat Galerisi’nde Araştırma Görevlisi Ender Özbay’ın Asi Nehri Su Dolapları (NAURA ) Açıklamalı Belgesel Fotoğraf Sergisi’nin açılışı yapıldı.
Özbay, “Bir dergi kapağında nehir kenarında bir harabe fotoğrafı gördüğümde meraklanıp bu fotoğrafın peşinden gitmeye başladım. Son derece enteresan bir yapılar repertuarı, onun etrafında örülmüş edebiyat ve ciddi bir kültür ile karşılaştım. Bunu Yrd. Doç. Dr. Ertan Daş hocamın yol göstermeleri ile yüksek lisans tezine dönüştürdüm. Bu süreçte devşirdiğim güzel fotoğrafları, tarihsel kaynaklarda asi nehri nauraların dil, kültür, edebiyat, müzik, şiir, resim, seyahatname ve mitolojiye konu olması bakımından sizinle paylaşmak istedim” diye konuştu.
Özbay; “Çalışma sürecinde Suriye’nin Hama kentinde bulunan nauralar üzerinde yoğunlaştım. Türkiye’de ki kalıntılarına ulaştık ama Suriye’de ki gibi ayakta sağlam yapılar göremedik. Nauralar edebiyatta, şarkı, türkü, geleneksel anonim sanatta su dolabı dolap, naura, naur anana, gibi ifadelerle geçen naura tipi türü yapı, eski çağlardan günümüze değin özel bir imge olarak değer bulmuş. Tasavvuf felsefesine uygunluğuyla dikkat çeken bir imge olarak dolap ya da naura, şiir ve şarkılar da genellikle bir konuşmanın muhatabı gibi kişileştirilmiş ve konuşturulmuş. Bir çok dilde ve kültürde naura,dan dilber/su perisi , gökteki felek, ağlayan tahta gibi tevriye ve kinayelerle bahsedilmiş; çarkının dönüşü sırasında ahşabın sürtünmesinden kaynaklanan sesler ise inlemeye, ağlamaya , duaya, yakarmaya, acınmaya benzetilmiş; dolabın dönüşü ise zamanın ilerlemesi , devanın dönmesi , evrenin hareketi , dünyanın dönüşü, feleğin çarkı, anıların ve düşüncenin canlanması gibi metaforik ve çağrışımlar benzetim ilgileri kurmaya vesile olmuş. Yunus Emre, Kaygusuz Abdal ve daha birçok kişinin şiirlerinde nauralar yer almış. Evliya Çelebinin eserlerinde olmak üzere birçok seyahatnamede Asi Nehri Nauraları geçmekte. Antik Dünyada Orontes adıyla bilinen Dracon, Typon, Axius, Nehr-ül Maklub (ters nehir) adlarıylada anılmış olan Asi Nehri’nin oluşumuna ve isimlerinin kaynağına dair birçok efsane, rivayet ve anlatı var. Birbirine yakınlığı olan, tarihsel süreç içerisinde ki aktarımlarla birbirinden beslendiği ya da türediği savlanabilecek bu rivayet ve mitolojik öyküler, tarihsel kaynaklarda tespit edilebildiği gibi, halk kültüründe de yöresel kültür motiflerine büründürülmüş olarak görülmekte. Bu mit ve rivayetler Antikite sanatçılarınca Orontes’i betimleyen etkileyici heykellerle somut imgelere de dönüştürülmüş” diye konuştu.
Sergi 26 Mart 2014 de kadar Ege Üniversitesi 50. Yıl Köşkü Sanat Galerisi’nde izlenime açık olacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.