AKIMIZDAN HİÇ ÇIKARMAYALIM
Yaşar Eyice / Yeni Vizyon Gazetesi
Kararlılıkla sürdürülüyor
Cumhuriyet’in evlatlarına bıraktığı büyük mirasın sahipçileri olarak ölümünün 78. yılında,10 Kasım'da, Atatürk’ü kaybetmenin hüznünü yaşarken bir kez daha O'na ve emanetine olan güvenimizi tazeliyor ve bu güveni hiç aklımızdan çıkarmadan ülkemiz için canla başla çalışıyoruz.
Aynen Ata'mız gibi; aklın ve bilimin rehberliğini kabul etmiş manevi mirasçıları olarak bizler, Atatürk’ün gösterdiği yolda, kararlılıkla, uluslararası camiada Türkiye’yi başarı ve gururla temsil etmeye bir kez daha söz veriyoruz.
Mustafa Kemal, yani Atatürksüz yapamıyorum, milyonlarca insanımız gibi.
Dün günümü ebedi başkomutanımızla dolu dolu yaşadım, sabahın erken saatinden itibaren...
*- Çocuklarınıza kağıt- kalem verin!
Bu arada Nevber Çetinkaya'dan; çocuklarımızın, torunlarımızın Ata'mıza mektup yazdıklarını öğrendim!
Atatürkçü Eğitim- İş Sendikası'nın Izmir Şubesinin düzenlediği bu etkinlikte; 18 yaş altındaki çocuklarımız Ata’mıza içlerinden geldiği gibi mektuplar yazacak.
Kompozisyon şeklinde yazılacak mektuplar derlenip bülten haline getirilecek.
Ayrıca mektup yazan tüm Öğrencilerimizle birlikte İzmir’deki Atatürk Müzesine 10 Aralık Cumartesi günü gezi düzenlenecek, çocuklarımıza çeşitli hediyeler verilecek.
Bağımsızlığı, özgürlüğü ve uygarlığı hedef alan büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün daha iyi anlaşılabilmesi, tanınması ve onun ilkelerinin özümsenebilmesi için düzenlenen bu etkinliğe tüm Öğrenciler katılabiliyor.
Yazılacak mektupların 5 Aralık 2016 Pazartesi gününe kadar [email protected] adresine ulaştırılması isteniyor.
*- Sadece oynarken...
Bir başka mektup ise İzmirlinin duygularını anlatıyor...
Ayrıca bir de fotoğraf eklemiş, Mustafa Kemal Harmandalı oynarken...
Fotoğrafın altını biz İzmirliler hep şöyle doldururuz:
'Biz Ege'lilerin sadece ve sadece zeybek oynarken diz çökeriz.'
Ortak duygularımızın bulunduğu mektubu da sizinle paylaşayım:
'Aşağıdaki şiiri ilk okuduğumuzdan beri belki her 10 kasım burnumun direği sızlar gözüm yaşarır.
Bu hiç değişmedi değişmeyecek.
Bende değişmedi, oğlum Ata'da da değişmeyecek, olursa onun çocuklarında da...
Biz sayende, sadece harmandalı oynarken diz çöküyoruz!
Atam huzur içinde uyu...'
Şimdi şiiri anımsayalım:
'Saat 9'u 5 geçe,
Atam Dolmabahçe'de
Gözlerini kapadı bütün dünya ağladı.
***
Doktor doktor kalksana,
Lambaları yaksana,
Atam elden gidiyor,
Çaresine baksana.
***
Uzun uzun kavaklar,
Dökülüyor yapraklar,
Ben Atam'a doymadım,
Doysun kara topraklar...'
*- Biliyor musunuz?
10 Kasım 2016 Perşembe günü İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda idim.
Şimdi çok eski günlere gidelim ve bir bilenin ağzından Ata'mıza gibi özlenen o zamanki İstanbul ile halkını dinleyelim:
'Mustafa Kemal Atatürk'ün naaş’ı İstanbul'dan ayrılıyor, Ankara'ya götürülecek.
İnsanlar üzüntülü, hüzün var her yerde...
Karaköy'den geçerken birdenbire,
'Çıt' diye bir ses...
Çıt! Çıt! Çıt!
Aaa!
Gökyüzünden düğme yağdı biliyor musunuz?
Düğme yağdı gökyüzünden!
Atatürk'ün o bayrağa sarılı tabutuna düğme yağdı...
Rengârenk düğmeler!
Düğme yağıyor! Çıt! Çıt! Düğme yağıyor!
Herkes yukarı baktı!
O caddedeki dükkânlarda, bürolarda Türkiye Cumhuriyeti'nin Yahudi vatandaşları var pencerelerde...
Ve Yahudi kardeşlerimiz, ülkenin Yahudi vatandaşları, önderlerini, bu güzel insanı kendi (matem) geleneklerine göre 'gömleklerinin ceketlerinin düğmelerini kopararak' uğurluyorlar...
Nasıl bir görüntü?
Atların4 çektiği top arabasında Mustafa Kemal Atatürk'ün tabutu ve üstüne rengârenk düğmeler yağıyor, pencerede gözü yaşlı insanlar...
Gömleklerin, ceketlerin düğmeleri kopartılarak uğurlama ne demekmiş biliyor musunuz?
'BEN SENDEN SONRA EKSİĞİM!'
*- Doğduktan sonra...
Poyraz Ata Başev'in beyninden geçenler ise şunlar:
'Doğdum, seni ailem gibi tanıdım.
Senin ilkelerinle büyüdüm.
Ben de, annem ve babam gibi yeni nesillere seni anlatmayı borç bildim.
Sana düşmanlara inat, her İzmirli, her Türk evladı gibi, hep senin yolundan gittim.
Bir gün değil, bir saniye bile tereddüt etmedim.
Hiç yolumu şaşırmadım!
Yolum senin yolundu, her an...
Sen, 'Ey büyük insan!'; Çünkü sen, benim küçücük yüreğimde hep mavi gözlü bir devsin!'
*- Her yiğit söyleyemez!
Duymuşsunuzdur:
O'na;
'Ordu yok!' dediler, 'Kurulur!' dedi,
'Para yok!' dediler, 'Bulunur!' dedi,
'Düşman çok!' dediler, 'Yenilir!' dedi,
'Boğaz'ı gemiler işgal etti!' dediler, 'Geldikleri gibi, giderler!' dedi,
Ve tüm dediklerini yaptı:
Çünkü o, tüm dünya liderlerinin önünde saygıyla eğilip, düğme iliklediği liderimiz, yol göstericimiz Mustafa Kemal Atatürk'tü...
*- Sarı saçlı, mavi gözlü nerdesin?
Maden Mühendisi, Sosyal Güvenlik Uzmanı Göksel Yelken 'Habersiz kalma!' notunu iliştirerek şunları yazmış:
'Bornova Belediyesi Türk Sanat Müziği Korosu’nun sahne aldığı gecede Atatürk’ün sevdiği şarkılar ve kahramanlık türküleri seslendirildi.
'Nihansın Dideden'parçası ile başlayan gecenin ilk bölümünde kora sanatçıları 12 eser seslendirdi.
Gecenin ikinci bölümünde ise konuk sanatçı Faruk Demir sahne aldı.
Sevilen şarkılarını seslendiren sanatçı en çok alkışı ise Aşık Mahzuni Şerif’in Atatürk için yazdığı 'Sarı saçlı mavigözlü nerdesin?'parçası ile aldı.
Ayrıca gecede Atatürkçü Düşünce Derneği Bornova Şube Başkanı Doğan Aygen Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila’ya Atatürk isminin yaşatılması için yaptığı çalışmalar nedeniyle plaket vererek teşekkür etti.'
*• Atatürk’ün İzindeyiz!
İzmirli siyasetçi Necat Karataş, Atatürk’ün ölüm yıldönümü ile ilgili şunları söylüyor:
Kısacık hayatına bir milletin tarihini, umudunu ve geleceğini sığdıran Atamızı anıyoruz!
Ona saygı duyuyoruz, Ona minnet duyuyoruz ve Ona duacıyız.
O bizim yol göstericimiz, O bizim ufkumuz ve O bizim kurtarıcımızdır!
Onun izinden gitmek, Onun inandığı Türk Milliyetçiliği Davasını yaşatmak ve Onun gördüğü rüyaları görmek bizim için şereftir!
O hür ve bağımsız Türk Milleti rüyasını gördü ve gerçeğe dönüştürdü!
O Türk Birliği Rüyasını gördü fakat ömrü vefa etmedi…
Şimdi o rüyaları gerçekleştirmek için, muasır medeniyetler seviyesine çıkmak için, Milliyetçi Türkiye ve Türk Birliğine ulaşmak için bizler onu takip ediyoruz!
İşgal altındaki bir vatanı ve esir edilmek istenen bir milleti yeniden ayağa kaldıran Mustafa Kemal Atatürk dünyaya tek bir cevap verdi. O cevap da; Türk Milletinin Esareti Kabul etmeyeceğidir...'
Şimdi onu çok daha iyi anlıyoruz…
Onu şuurla, inançla ve dualarla anıyoruz.'
*- Düşüncemizi seslendirmiş
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun 10 Kasım Ata'ya Saygı Yürüyüşü etkinliğinde yaptığı Konuşmayı da çok beğendim...
Sanki her Izmirli gibi aklımızdan geçenleri dillendirmiş.
Söylediklerini izninizle paylaşmak istiyorum:
'Kahraman bir komutanı, yiğit bir halk önderini, usta bir diplomatı ve gerçek bir devrimciyi anıyoruz bugünlerde...
Anıyoruz, arıyoruz ve çok özlüyoruz.
Adalete ve özgürlüklere olan sarsılmaz inancını özlüyoruz mesela! Minnet ve şükran duygularımız kartopu gibi çoğalıyor her geçen yıl biraz daha..
Karanlığı ve taassubu değil, bilimi, sanatı ve aydınlığı seçtiği; en sıkıntılı anlarda bile umudun, cesaretin yitirilmemesi gerektiğini bize öğrettiği;
'Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim'dediği için...
*-Barış... Barış... Barış!
Yolumuzu, her biri ciltlerle anlatabilecek kadar önemli vecizeleriyle aydınlatıyoruz:
'Hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım akıl ve ilimdir'cümlelerini hiç aklımızdan çıkarmıyoruz.
En çok da “Yurtta ve dünyada barış”a olan inancını özlüyoruz bugün.
İstiklale, istikbale, hürriyet ve adalete olan bağlılığını. Aydınlıktır, tutkudur, inançtır Mustafa Kemal; Sabır, özveri, cesaret…
İşte, budur!
*- Vaz geçemeyiz!
Özgürlük, adalet.. Ve umudumuz, yol göstericimiz..
Herkes duysun, anlasın artık!
Bu ülkenin sözde değil özde, çakma değil gerçek Atatürkçülere ihtiyacı var.
Kimse karanlıktan çıkış için başka yollar, başka formüller aramasın, anlatmasın; kafaları karıştırmaya çalışmasın!
Bizim aydınlık yolumuz Atatürk, umudumuz cumhuriyettir.
Ve canımız pahasına korumak zorunda olduğumuz en büyük mirasımız.
Yaşadıkça yaşatacağız Atamızı…
O bir ışık..
Asla sönmeyecek. Ve açtığı bu yoldan kimse dönmeyecek.
İsterse kurşun düşsün yanımıza, belimize,
İsterse geçinmek için
bir dilim kuru ekmek geçmesin elimize,
Halel gelmez bizim ateşimize,
Dünya düşse peşimize,
Yer sarsılsa yerinden,
Ne senden geçeriz Atam, ne senin eserinden!'
*-
Urla'dan emekli Öğretmen komşum Mediha Doğan var..
Yılın belli aylarını Amerika'da doktor oğlu ile doktor gelini ile torununun yanında, emekli Albay eşi Yılmaz Doğan'la geçiriyor.
Edebiyatı ve paylaşmayı ailece seviyorlar.
O da Amerika'dan Dallas'tan şu şiiriyle Duygularını bizimle paylaşmış...
Bakalım siz de etkilenecek misiniz?
*- Bırakıp gitti
Yine bir kasım ayı
2016...
Yemyeşil yaprakların dallarına
Vedası..
Oysa o ağaca hayat vermek için,
Çalıştı bir mevsim..
Tıpkı
Canım annem,babam gibi
Beni bırakıp gitti!
ATAM!
*- Dualarımız seninle
Senin hasretin,
Senin özlemin
Bizlere bağışladığın
Vatan dolusu!
Ana ,baba ,kardeş,bacı
Hep seninle varoldu,
Seninle yükseldi
Semalara dualar,
Secdeye erdi özgürce
Başlar.
Dağlar,dağlar
Viran dağlar,
Yüzüm güler
Kalbim ağlar,
Üzgünüm Atam!
Üzgünüm!
Beni ve canını verdiğin
Bu güzel vatanı affet atam,
Kusurlarızı bağışla,
Yeniden kalplerimize
Düşüncelerimize dön,
Bizleri,vatanımızı !
Bağışla
ATAM....
10 kasım 2016- Dallas'
*- Akıl ve bilim
Bilim ve teknolojinin tarihi sürecini hem Avrupa hem de Türkiye açısından değerlendiren Dr. Eren Akçiçek ise, 'Bilim ve felsefe birbirinden ayrı tutulamaz. Çünkü teknoloji bilime, bilim felsefeye dayalıdır. Bilim felsefi bir boşluk içinde gelişmez ancak bilim felsefi bir tutum içinde hayat bulur bunu unutmamamız lazım' dedi.
Bilim için entelektüel olmak gerektiğini vurgulayan Dr. Eren Akçiçek 'Atatürk entelektüel bir adamdı. Atatürk’ün kütüphanesinde 4 bin 269 kitabı var. Atatürk, felsefe, edebiyat, dil, tarih, antropoloji konularında okuma yapmıştır'dedi.
Dr. Akçiçek, 'Akıl ve bilimi rehber edinerek bilimsiz bir geleceğin felaket getireceğini bilmeliyiz. ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ demiştir Atatürk. Atatürk’ün manevi mirası bilim ve akıldır” diye konuştu
******
KURDELA
*- Binlerce insanı ilgilendiriyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Selçuk ilçesinin içme suyu şebekesinin yenilenmesi nedeniyle 12 Kasım Cumartesi günü saat 11.00'de, Selçuk Cumhuriyet Mahallesi, Istiklal Caddesi üzerinde, Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun da katılacağı tören düzenlenecek.
*- görüşlerini öğreneceğiz
18-19 Kasım tarihlerinde İzmir'de yapılacak olan TÜRKONFED İş Zirvesi ile ilgili olarak 14 Kasım 2016 Pazartesi günü saat 17.00 de BASİFED Merkezi'nde düzenlenecek basın toplantısı ile Toplantısında geniş bilgi verilecek.
BASİFED (Atatürk Caddesi No 40 Birsan İş Hanı) Başkanı Levent Akgerman bu arada Amerika seçimleri ve Türk İş Dünyasına etkileri hakkında görüşlerini de açıklayacak.
*- Yaşama Katılmak için
Engelsiz Hobi Bahçeleri’nde kış sezonu başladı
Buca Belediyesi’nin “Engelsiz Buca” yaratma hedefinde oluşturduğu 'Engelsiz Hobi Bahçesi' kış sezonuna girdi..
Zihinsel ve bedensel engelli vatandaşların yanı sıra Alzheimer hastalarının yaşama katılımına yönelik hayata geçirilen proje büyük ilgi görüyor.
*
******
ANLAYANA
*-
*- Atatürk diyor ki; 'Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir. Cumhuriyeti, ve onun gereklerini yüksek sesle anlatınız. Bunu yüreklere yerleştirmek için elverişli olan hiçbir durumu kaçırmayınız.'
*- Aşk; 135 Yaşında, hiç görmediğiniz birini, yürekten sevmektir.
*- Bazı insanlar vardır, 'öldü!' derler, biz biliriz; Ölmezler. Sonsuza kadar yaşarlar!
*- Halkın arasında korumasız gezen, birçok ülkede anıtı olan, fikirleri görüşleri alınan, liderliği tescillenen, milyonlarca seveni olan, rehberi bilim ve akıl olan, tek lider kimdir, acaba?
*- Paraya gereksiniminiz yokmuş gibi çalışın. Hiç acı çekmemiş gibi sevin. Hiçbir şey beklemeden verin. Karşılığı nasıl olsa gelecektir.
*- Bu üç kişiyi sakın unutma; Zor Günü'nde sana yardım edeni, zor Günü'nde seni bırakanı, sana o zorluğu yaşatanı.
*- Karanlık aydınlıktan, yalan doğrudan kaçar! Güneş yalnız da olsa etrafına Işık saçar. Üzülme, doğruların kaderidir yalnızlık. Kargalar sürüyle, kartallar yalnız uçar.
*- Herşeyi yalnız başınıza yapamayacağınızı ancak son saniyede öğrenebilirsiniz.
*- yaşamınızda herşey, her zaman dümdüz ilerleyemez!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.