ALİAĞA’DA 1 MAYIS COŞKUSU
İzmir’in Aliağa İlçesi’nde 1 Mayıs İşçi Bayramı coşkusu yaşandı. Aliağa Emek Platformu tarafından organize edilen 1 Mayıs kutlamaları öncesi işçiler Aliağa Petrol-İş Sendika binası önünde bir araya geldi. Burada toplanan çeşitli sendika ve sivil toplum örgütleri İstiklal Caddesi üzerinden, Demokrasi Meydanına kadar Hükümet, aleyhine sloganlar atarak yürüdüler.
İŞ, EKMEK YOKSA BARIŞTA YOK
Aliağa Demokrasi Meydanı’nı şenlendiren işçiler; “gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek”, iş, ekmek yoksa barışta yok, “direnen işçi asla yenilmez”, “kölelik düzenine hayır”, “her yer Taksim her yer direniş” sloganlarıyla sokakları inlettiler. Sloganlarıyla sokakları inleten, ellerindeki flama bayrak ve afişleriyle renkli görüntüler oluşturan işçilerin yürüyüşüne yurttaşlar evlerinin balkonlarından, esnaflar işyerlerinin önünden alkışlarıyla destek verdiler.
İNSANCA ÇALIŞMAK VE İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ
Aliağa Emek Platformu'nun basın açıklamasını Aliağa Emek Platformu adına Meltem Turan okudu. Turan’ın okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “İşçiler, emekçiler, kadınlar, gençler sevgili Aliağalılar. İnsanca çalışmak ve insanca yaşamak isteyen milyonlar olarak; İş, ekmek, özgürlük, eşitlik ve barış özlemlerini dünyanın ve ülkemizin dört bir yanında haykırmak için 129 yıldır olduğu gibi bugünde alanlardayız. 2014 1 Mayısından 2015 1 Mayısına kadar geçen süre emekçilerin haklarına yönelik saldırıların yoğunlaştığı, sömürünün katlanarak arttığı bir dönem oldu.
Bu dönem taşeronlaştırmanın yaygınlaştırıldığı, esnek ve kuralsız çalışmanın kural haline getirildiği, emekçilerin açlık ve yoksulluğa terk edildiği, işçilerin kıdem tazminatına göz dikildiği. Memurun iş güvencesinin kaldırılmak istendiği. Metal işçilerinin Anayasal grev hakkının patronların talebiyle bir gecede gasp edildiği. Yasaları ayaklar altına alarak sendikalı işçiyi kapının önüne koyan patronların kollandığı. Yandaş sendikaya geçmeyen emekçilerin cezalandırıldığı günleri yaşadık yaşıyoruz.
İktidara geldiklerinde 3 olan dolar milyarderi sayısı 43'e çıkarken. TUİK verilerine göre 16 milyon insan yoksulluk sınırının altında yaşıyor. İşçiler emekliler, küçük esnaf, üretici köylüler daha da yoksullaşırken saltanat sultanları ve yandaşlar için lale devri yaşanıyor.
Fabrikalarımız, iş yerlerimiz kırdıkları ihracat rekorlarıyla övünüyor. Asgari ücret 940 lira. Taşeron her yanı sarmış. Taşeronluk patrona cennet işçiye cehennem olmuş. Patronlar ve hükümetleri, toplu sözleşmeleri ortadan kaldırma hedefiyle işçi sendikalarına saldırıyor. İşçi sınıfının mücadelesini yasa dışı kılmak amacıyla grev ve örgütlenme hakkı sınırlanıyor.
13 Mayıs 2014'te Soma'da 301 işçi kardeşimizin madenlerde sermaye tarafından daha fazla kâr elde etmek uğruna katledilmesinin üzerinden neredeyse bir yıl geçti. Binlerce işçi kardeşimiz işten atıldı.
Hak arayan işçiler, köylüler, aydınlar gençler terörizmle bir tutuluyor. Farklı inanç ve toplum kesimlerinin eşitlik, adalet, barış ve ortak yaşam çabaları engelleniyor toplumsal huzur ve barış bozulmaya çalışılıyor.
İçerde ve dışarda savaş kışkırtıcılığı yapılıyor. Suriye'de Cisr Eş- Şuğur' u ele geçiren İslamcı yapılar vahşice alevi katliamına girişiyor. İstanbul’da camilerde kutlama lokumları dağıtılıyor. Ne hükümet sözcülerinden ne Diyanet İşleri Başkanlığından ses çıkmıyor. Mezhepçi yaklaşımlar bu ülkeyi böler buna izin vermeyeceğiz. AKP hükümetini Ortadoğu'da İslam’ı istismar ederek insanlığı ayaklarının alan bütün oluşumlara karşı açık ve net tavır almaya ve Suriye politikalarında da bunun gereğini hayata geçirmeye çağırıyoruz.
Türkiye bir şirket gibi yönetildiği için işçilerin, emekçilerin, yoksulların değil kendini bu ülkenin (bu şirketin) sahibi sayan patronların, zenginlerin, yatları-katları-sarayları olanların sözü geçiyor. Bu şirket düzenini değiştirecek güç işçi sınıfıdır. Biz çoğunluğuz, onlar azınlık.
Aynı kaderi paylaştığımız aynı sınıftan kardeşimizi düşman belleyelim diye dil, din, mezhep, cinsiyet ayrımcılığı yapanlara, ülkede ve bölgede savaş çığlıkları atarak halkları birbirine düşüren emperyalist projelere taşeronluk yapanlara karşı;
Artık yeter! Biz çocuklarımıza bir ekmek fazla götürmek için greve gittiğimizde, haklarımız için mücadele ettiğimizde "milli güvenliğe/iç güvenliğe tehdit" olarak görülmediğimiz, İnsanca, özgürce ve kardeşçe yaşayacağımız bir ülke istiyoruz!
Artık yeter! Biz bir anonim şirketinin hakkı hukuku olmayan köleleri değil, demokratik bir cumhuriyetin eşit huzurlu yurttaşları olmak istiyoruz”
Aliağa’da 1 Mayıs coşkusu, yapılan basın açıklamasının ardından Zeybek gösterisi ile son buldu.
Yeni Vizyon Gazetesi / Aliağa Haber / Foça Haber / Dikili Haber / Bergama Haber / Dikili Haber/ Menemen Haber / İzmir Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.